Karbonhidrattan kurtulma yolları
Yemeklerden sonra eliniz tatlıya gidiyor, gün içinde kendinizi bir paket çikolata yerken buluyorsanız, hamur işi yemekler hoşunuza gidiyorsa karbonhidrat bağımlısı olabilirsiniz. Sağlığınız için karbonhidrat bağımlığından kurtulmanız gereklidir.
Karbonhidratlar genellikle üzüntülerimizden ve streslerimizden kurtulmak için elimizi attığımızda bulabileceğimiz yiyeceklerden oluşmaktadır. Uzmanlar, karbonhidrat dendiği zaman topraktan gelen sebzelerin aklımıza gelmesi gerektiğini vurguluyor. Yani bir başka deyişle, vücudumuzun ihtiyacı genel besin maddesi yani şekeri vücuda kazandıran tüm yiyecekler karbonhidratlara girer. Meyve ve sebzeler, bal, makarna, hamur işi yiyecekler, meyve suları, şekerli gıdaların hepsi karbonhidrat grubu gıdalardır. Ancak meyve ve sebzelerdeki lif oranları oldukça yüksek olduğu için genellikle kan şekerini yükseltici etkileri, unlu karbonhidratlara göre daha düşük orandadır. Karbonhidratlar, kişiyi olduğundan daha fazla tok tutar. Sağlıklı ve dengeli beslenmek yerine genellikle karbonhidrat içeren gıdaları tükettiğimiz de bir gerçektir.
Karbonhidrat tüketme sebeplerimizin arasında, üzüntü ve stresten kurtulmak başta gelir. Buna örnek vermek gerekirsek, kendimizi mutsuz hissettiğimiz zaman bir kare çikolata yemek isteriz. Karbonhidrat içeren gıdalar vücuda enerji depoladığı için, korku ve heyecan gibi duygu durumlarında bu duyguları yatıştırmak ve yerine olumlu duygular kazandırmak için karbonhidratlı gıdalara yönelebiliriz. Bunun yanı sıra, kendimizi yorgun, uykusuz ve halsiz hissettiğimizde istem dışı olarak şeker içeren tatlılara yönelebiliriz. Ayrıca meyve suyu tüketme isteği de bu sebepten ötürüdür. Çocuklar büyüyüp gelişirken, kaslarının şekillenebilmesi için fazla miktarda glikoz tüketmeleri gereklidir. Bu sebepten dolayı tüm çocuklar makarna ve hamur işi gıdalara bayılır.
Kendinizi mutsuz hissettiğiniz zamanlarda, tatlı tüketmek yerine yarım saatlik bir yürüyüş yapmalısınız. Kuru kayısı, kuru üzüm gibi lif oranı yüksek ve şeker içeren meyveler de tüketebilirsiniz. Bu sayede kan şekeriniz ani şekilde yükselmez, bu da vücut dengenizi olumsuz etkilemez. Ayrıca bu tip kuru meyveler bağırsak sisteminizi düzene sokar.
Eğer yemeklerden sonra eliniz direkt olarak tatlıya uzanıyorsa, bunun en baş sebebi tek yönlü beslenmektir. Bunu önleyebilmeniz için beslenme alışkanlıklarınızı değiştirmeniz, tek yönlü beslenmek yerine her gün çeşitli yemekler yemelisiniz. Her öğünde salata, et, sebze ve yoğurt tüketmeniz, yemek sonrası tatlı yemek isteğinizi bastıracaktır. Bunları uygulamanıza rağmen canınız halen tatlı yemek istiyorsa, yemek sonrasında sütlü kahve içebilir, bu isteğinizi karşılayabilirsiniz. Süt, hem karbonhidrat hem de protein içerir. Ayrıca kahve içerek kendinizi tok hissetmeniz mümkündür.
Adet dönemindeki bayanların en büyük isteği çikolata tüketmektir. Aslında durum bu şekilde değildir. Çikolata yerine vücut kakao tüketmek ister. Kakao içerdiği serotonin hormonuyla vücuttaki mutluluk hormonunu arttır ve iştahın kesilmesini sağlar. Örneğin adet dönemindeyken bir parça muzu kakaoya batırarak tüketirseniz, hem bu ihtiyacınız gider hem de kan basıncınız dengelenir.
Eğer gün içinde kendinizi çok fazla halsiz ve yorgun hissediyorsanız kan şekerinizin dengelenebilmesi için tatlı yemekten, meyve suyu içmekten uzak durmalısınız. Çünkü bu tip gıdalar tüketmek, kan şekerinizi düşürür ve yemek yeme isteğini ortaya çıkarır. Aniden yemek yediğiniz zaman da kan şekeriniz birden yükselir. Bu durum da vücutta dengesizliklere yol açarak kendinizi çok halsiz ve yorgun hissetmenize yol açabilir. Bu yüzden yapabileceğiniz en doğru şey yağsız bir tost yemek ya da ayran içmek olabilir. Bunları yiyemeyecek bir yerdeyseniz, meyveli yoğurt ve badem tüketebilirsiniz.
(MS)