Diş Beyazlatma
DİŞ BEYAZLATMA – BLEACHING
Beyazlatma işlemi özel bir jelin dişler üzerine sürülmesi ve çoğu teknikte bir ışık kaynağı ile reaksiyonun hızlandırılması şeklinde veya dişin pulpa odasına (devital – canlılığını kaybetmiş dişlerde) jelin yerleştirilmesi ile uygulanır.
Beyazlatma işleminin mekanizmasında dişlerde renkleşmeye neden olan maddeler renksiz substanslar ile yer değiştirir ve beyazlama meydana gelir.
Tedavide kullanılacak teknik, renkleşmenin sebebiyle yakından ilişkilidir.
Dişlerdeki renk bozukluğu çok farklı sebeplere dayanır;
1. Çevresel faktörler; Fırçalama eksikliği;çay, kahve, sigara, kırmızı şarap gibi renklendirici besinler,diş yüzeyindeki bakteri plağı,dişin travmaya maruz kalması,çocukluk hastalıkları nedeniyle antibiyotik kullanımı
2. Mesleki nedenler
3. Genetik faktörler; Kalıtımsal sebeplerden dolayı diş renginin koyu olması, Amelogenezis imperfekta, dentinogenezis imperfekta ve florozis gibi diş dokusu hastalıkları
4. Önceki diş tedavileri; Kanal tedavileri, amalgam dolgulara bağlı renkleşmeler
Dişlerin renk bozukluğu şikayetiyle bize başvurulduğunda yapılacak ilk iş renk bozukluğunun bu faktörlerden hangisine bağlı olduğunu tespit edip bir tedavi planlaması yapmaktır.
Eğer dişleriniz bir travmaya maruz kaldıysa veya kanal tedavisi görmüşse diş canlılığını yitirmiştir.Böyle bir vakada yapılacak tedavi devital dişlerde uygulanacak tedavidir.
1. İntra-koronal beyazlatma;a.Walking bleach tekniği;Dişin pulpa odasına %35’lik perhidrol yerleştirilir.1 veya 2 gün süreyle orada bırakılır. İşlem yeterli beyazlatma sağlanıncaya kadar tekrarlanır.
b. Termo katalik teknik;%35’lik perhidrol pulpa odasına yerleştirilir.Reaksiyon bir ışık kaynağıyla aktiflenir.
2.Ekstra koronal beyazlatma; Renkleşmiş bölgeye Hidroklorik asit ve hidrojen peroksit içeren jellerin ekstern olarak 3-5 dakika uygulanması prensibine dayanır.
Diğer faktörlere bağlı renkleşmelerde diş canlı olduğu için vital dişlerde uygulanan tedavi tipleri tercih edilir.
1.Home bleaching;Hasta ağzından alınan ölçüye uygun şeffaf bir plak hazırlatılır. Hekiminiz tarafından verilen ilaçlar plağın içine sürülerek günde 6-8 saat kullanılır. Tedavi 1-4 hafta içinde biter.
2. Ofis bleaching;Klinik ortamında dişetleri ve çevre dokular koruma altına alınır.Hekim tarafından dişlere sürülen beyazlatma patı ışık kaynağıyla aktiflenir. Seanslar yaklaşık 30-45 dakika sürer ve sonuç hemen gözlenebilir. Tedavinin süresi dişte hasar oluşmasına izin verilmeyecek ölçüde hekime ve hastanın istediği beyazlık derecesine bağlıdır. 2 gün arayla yaklaşık 3 seans yapılır.
Beyazlatma patı süperoksol kostik bir maddedir. Bu,çevre yumuşak dokularda geri dönüşümlü yanma ve lekelenmelere sebep olabilir. Bu nedenle ofis tipi beyazlatma hekim tarafından çevre dokuların korunması sebebiyle tercih edilir.
Ayrıca beyazlatma sırasında meydana gelen oksidasyon redüksiyon tepkimeleri sonucu oluşabilecek hassasiyetler klinik ortamında yapılacak ufak müdahalelerle kısa sürede çözülür. Tüm bu sebepler ofis tipi beyazlatmanın avantajlarıdır.
Beyazlatma işlemi öncesinde, beyazlatma uygulanacak dişlerin çürüksüz ve dişetlerinin sağlıklı olması gerekir. Bu tip sorunlar varsa önce tedavileri yapılmalıdır. Bu faktörler dışında herhangi bir kontrendikasyonu bulunmayan bu işlem sizlere kısa sürede bembeyaz gülüşler sağlar.
Beyazlatma işlemi dolgu ve kron köprülerinizin rengi üzerinde etkisizdir. Bu yüzden restorasyonlar beyazlatma işlemi sonrası tekrarlanmak zorundadır.
Çabuk elde edilen bu estetik ne yazık ki geri dönüşümlüdür.Hastanın beslenme alışkanlıkları (çay, kahve , renkleştirici besinler vs.),sigara kullanımı gibi faktörler zamana bağlı olarak dişlerinizin yeniden sararmasına neden olabilir. Dişleriniz hiçbir zaman eskisi kadar koyu renkli olmayacaktır, ama iki yılda bir kez uygulanacak pekiştirme tedavisi bu beyazlığı sürekli hale getirmenizi sağlar.
Hasta ve hekim tarafından uygulanması gayet basit olan bu tedavinin uzun vadeli hiçbir komplikasyonu bulunmamıştır. Duyabileceğiniz tek rahatsızlık ilk 24 saat hissedebileceğiniz ve ağrı kesiciyle giderilebilecek hassasiyetlerdir.
Gülüşümüzü dudaklarımız arasında saklamak yerine böylesine kolay bir işlemle elde edilebilecek pırıl pırıl bir gülüşü rahatça sergilemek hepimizin hakkıdır. Bu nedenle sizlere önerim şudur; gülüşünüz gözlerinizde kalmasın...
