Göz Alerjisi Ve Kuruluğuna Dikkat
Fırat Üniversitesi (FÜ) Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Burak Turgut, göz kuruluğunun yaz aylarıyla ilişkisi olduğunu, özellikle sıcak havalarda gözyaşının çok çabuk buharlaşıp kuruduğunu söyledi.
FÜ Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Burak Turgut, göz alerjisi ve göz kuruluğu ile ilgili bilgiler vererek, uyarıda bulundu.
Ağaç ve bitkilerden oluşan polenlerin gözlerde oluşturdukları hastalıklara dikkat çeken Doç. Dr. Turğut, "Alerjik göz hastalıkları, gözün aküler yüzey denilen konjonktivayı ilgilendiren hastalıklardır. Yani alerjik konjonktivitdir. Alerjik konjonktivitler toplumun yaklaşık yüzde 40'ını etkilemektedir. Hem havada, hem de kullanılan makyaj malzemeleri ve ilaçların içerisinde vücudun duyarlı olduğu bir takım maddeler vardır. Havadaki çim, toz ve polen gibi maddelere karşı vücudun tepki göstermesiyle alerjik göz hastalıkları oluşuyor. Alerjik göz hastalıklarının belirti ve bulguları bu hastalığın çeşitlerine göre özellik gösterir. Alerjik konjonktivitler 5'e ayrılır. Birincisi mevsimsel alerjik konjonktivitlerdir. Bu alerjik tipi, belli bir mevsimsel zamanda özellikle yaz aylarında, bahar aylarında sık karşılaşılan bir hastalık tipidir. Bu mevsimsel tipin belirti ve bulguları; gözde sulanma, kaşıntı, kızarıklık, yanma hissi uyandırır. Bu belirtilerin yanında nadiren görme azalması olabilir fakat pek görünen bir rahatsızlık değildir. İkincisi mevsimsel olmayan konjonktivitler vardır. Bu tip de tüm sene boyunca herhangi bir ayda veya mevsimde ortaya çıkabilir" dedi.
Mevsimsel olmayan göz alerjilerinin başında daha çok ev tozları, artıklar, pislikler ve kuş tüyleri gibi maddelerin yer aldığını anlatan Doç. Dr. Turgut, "Bunlar gözleri önemli ölçüde etkilemektedir. Gerek mevsimsel, gerek mevsimsel olmayan tip olsun alerjik konjonktivitlerde aşırı duyarlılık söz konusudur. Başka bir tip biraz daha ciddi bir tip olan ve genellikle halk arasında bahar nezlesi olarak bilinen mevsimsel alerjik konjonktivit saman nezlesi olarak da bilinir. Bir de bahar nezlesi olarak bilinen bu alerjik konjonktivitlerin daha ağır bir tipi vardır. Bu tipin adı vernal konjonktivittir. Bu tip daha ziyade çocukları etkilemektedir ve genellikle ergenlik döneminde başlamakta, ergenliğin bitmesiyle bulgular hafiflemektedir. Bu tipin belirtileri gözde sulanma ve kızarıklıktır. Bunun dışında göz kapağında istemsiz kasılmalar olabilir. Gözde daha ziyade mukus tarzında sümüksü bir salgı oluşur. Atopikkonjonktivitlerin bulgularında gözde kızarma, yanma, göz kapağı derisinde çatlamalar, kalınlaşmalar meydana gelir. Bu tipte aşırı bir duyarlılık olduğundan diğerlerinden farklı bir özelliği vardır. Korneayı daha fazla etkileyip bununla beraber opaklaşmada fazla oluştuğundan dolayı körlüğe neden olmaktadır. Bir diğer tipe bakacak olursak dev papilerkonjonktivit de kapak altında çok büyük opaklaşmalar ve büyük kabartılar oluşuyor. Bunun sebebi biraz farklıdır. Kontak lensin takılmasıyla oluşan, yani vücudun yabancı bir maddeye karşı tepki vermesidir. Vernalkonjonktivit ve atopikkonjonktivit diğer türlerden daha ağır ve daha ciddidir" diye konuştu.
Alerjik konjonktivitli hastalarda gözyaşıyla ilgili çalışmalarının olduğunu ifade eden Doç. Dr. Turgut, "Göz kuruluğunun çok çeşitli nedenleri vardır. Eğer sıcak veya soğuk bir ortamdaysanız gözyaşının bir kısmı uçup gider. Özellikle sıcak havalarda çok çabuk buharlaşır ve dolayısıyla göz çok çabuk kurur. Yani göz kuruluğunun yaz aylarıyla ilişkisi vardır. Göz hastalıklarına yakalanmamak için havanın direk karşıdan göze doğru vurmasını engellemeli, suni gözyaşları kullanmalı, bir de kapalı bir ortamda bulunuluyorsa ortamı nemlendirmek gerekir. Çünkü nemli ortamlarda kuru göz problemleri azalıyor" şeklinde konuştu.(İHA)