Balığın faydaları nelerdir
Balıkta yüksek oranda bulunan A, D ve B vitaminleri dengeli beslenme için kaçınılmazdır ve sağlığımıza çok faydalı bir besindir. Balıketi proteini sindirim sistemi tarafından rahat bir şekilde sindirilip emilebildiği için vücudun bu proteinden yararlanma oranı yüksektir. Balığın içeriğindeki fosfor, kemik ve diş dokusunun teme maddelerinden bir tanesidir. Bunlarda dişleri sertleştiren fosfor bulunmaktadır. Dolayısıyla daha sağlıklı dişler için haftada bir kez balık tüketilmelidir
Balıketi bağışıklık sistemi, göz işlevi ve kemik gelişimi için önemli olan A vitamini, kemik sağlığı ve gelişimi açısından önemli D vitamini, kan pıhtılaşmasında görevli K vitamini ve diğer protein kaynakları gibi B grubu vitaminler açısından zengindir. Ayrıca selenyum, magnezyum, çinko, kemik ve diş sağlığı açısından önemli fosfor, Karadeniz bölgesinde eksikliği görülebilen iyot açısından da iyi bir kaynaktır.
A, B3, B6 ve D vitaminleri açısından zengin vitamin deposu olan balık kış aylarında bolca tüketilmesi gereken hayvansal bir besindir. Taze balık A, B3, B6 ve D vitaminleri yönünden oldukça zengindir. Bu vitaminler özellikle büyüme çağında olan çocuklar için vazgeçilmez önem taşımaktadır. İnsanımız bu açıdan düşündüğü zaman balık tüketimi daha da artacaktır.
Peki, balığın faydaları nelerdir
- Zeka gelişimine büyük katkı sağlar
- Kan basıncını düşürür.
- Balıketi yüzde 15-25 değerleri arasında protein içerir
- Bu proteinler, vücuttaki dokuların korunması ve gelişmesi için gerekli olan bütün esansiyel aminoasitleri içerirler.
- Düşük yağ içeriği nedeniyle zayıflama diyetlerinin vazgeçilmezlerinden biridir
- Beyin için oldukça faydalıdır.
- Beyin fonksiyonlarının geliştirilmesine katkı sağlar.
- Kalp ritmini düzenler.
- Kalp krizi riskini azaltır.
- Zihin yorgunluğunu giderir.
- Kilonun sağlıklı düzeylerde tutulmasına yardımcı olur.
- Büyüme ve gelişmeye katkı sağlar.
- Balık; fosfor, iyot, demir, kalsiyum gibi madensel tuzlar ve A, D, K, B grubu vitaminler bakımından da iyi bir kaynaktır.
- Kansere yakalanma riskini azaltır. Özellikle meme kanserine yakalanma riskini azaltır.
- İyot, çocukların zeka gelişiminde önemli bir rol oynar.
- Diyet ürünü olarak da kullanılabilir.
- Kolesterolün dengelenmesinde etkili rol oynar.
- Balıkta bulunan A vitamini bağışıklık sisteminin ve gözlerin görme özelliğini güçlendirir.
- Vücuttaki yağ birikimini önlediği için obeziteyi engeller.
- Yine balıkta bulunan A Vitamını hastalıklara karşı direnci arttırır.
- Vücuttaki toksin seviyesini düşürmeye yardım eder.
- Alzheimer'ı önlemeye yardımcıdır.
- Güçlü bir antioksidandır.
- Arterit rahatsızlığını önler.
- Kemiklerin güçlenmesine yardım eder.
- Balıkta bulunan D vitamini sayesinde
- kemiğin gelişmesine
- içerdiği demir kan yapımına
- fosfor dokuların iyileşmesine
- cildin parlak
- saçların canlı olmasına yardımcı olur.
- Balıkta, diğer hayvansal kaynaklı besinlerin aksine doymuş yağ yerine, doymamış yağ asitleri mevcuttur.
- Omega-3 vücudun üretemediği ve en fazla balıkta bulunan son derece faydalı bir yağ asididir.
- Omega- 3 yağ asitleri kötü kolesterolü düşürürken, iyi kolesterolü yükseltir.
- Zayıflamak ve kilo vermeye yardım eder.
- Kalbi koruyan omega-3 yağ asidi, kalp damar hastalıklarına karşı da koruma sağlar.
Balığın diğer faydaları
1- Diyabeti geciktiriyor: Son çalışmalar balıkta bulunan omega 3 yağ asitlerinin, insülinin etkinliğini arttırarak tip 2 diyabet hastalığını geciktirdiğini ortaya koymaktadır. Özellikle balığın kas etleri arasında bulunan omega 3 yağlarının insülin aktivitesini dengelediği bildirilmektedir.
2- Kalp-damar hastalıklarına fren: Yeterli balık tüketimiyle alınan omega 3 yağ asitleri, kötü kolesterol LDL'yi düşürüp, iyi huylu kolesterol HDL'yi arttırmaktadır. Aynı zamanda trigliserid seviyesini de düşürerek, kalp-damar sağlığını koruyucu etki gösterir. Omega 3, kan damarlarında pıhtı oluşumunu da engelleyerek, damar tıkanıklığını ya da damarlarda yağ birikimini önlüyor. Böylece kalp krizi ve felç riskini azaltmaktadır.
3 - En doğal antidepresan: Yeterli miktarda omega 3 alımının, stres ve depresyonu daha iyi bir şekilde kontrol etmemize yardımcı olmasından dolayı balıklar doğal antidepresan olarak düşünülmektedir.
4- Bağışıklık sistemimizi kuvvetlendirir: Bağışıklık sistemimiz, vücudumuzda bulunan kötü huylu hücreleri baskı altında tutabilmek ve savaşabilmek için omega 3 yağ asitlerinden destek almaktadır. Meme, prostat ve kolon kanseri başta olmak üzere birçok kanser türünde, omega 3 yağ asitlerinin olumlu etkisi olduğu bilinmektedir.
5- Zek gelişimi için: Beyin, kalp, damarlar ve gözlerin sağlıklı gelişmesinde önemli rol oynayan omega 3, anne karnındaki bebeğin sağlıklı gelişimi için elzem bir yağ asididir. Anne sütüyle beslenen çocukların problem çözme yeteneklerinin, okuma, telaffuz ve yazma becerisinin daha iyi olduğu görülmüştür. Bu nedenle gebelik ve emzirme sürecindeki annenin de yeterli balık tüketmesi önemlidir.
6- Yaşlanmayan beyin için: Düzenli omega 3 bakımından zengin balık tüketenlerin, beyin yaşlanması daha yavaş olmaktadır. Yetersiz balık tüketenlerin ilerleyen yaşlarda alzheimer ve demans gibi hastalıklara yakalanma riski daha yüksektir.
Balığı nasıl saklanmalı
Balık satın alma, saklama, hazırlama ve pişirme kurallarına dikkat edilmediğinde kolaylıkla bozularak sağlık açısından riskli sonuçlara neden olabilir. Mümkün olduğunca her balık bol bulunduğu mevsimde tüketilmeli. Taze balıklar oda ısısında fazla bekletilmemeli, pulları ve içi temizlendikten sonra buzdolabına konulmalı. Bu şekilde buzdolabında 1-2 gün bekletebilir. Dondurucuda ise 3-6 ay kadar saklanabilir.
Taze balık nasıl anlaşılır
Taze balık kokusuzdur, bayatladıkça asidik koku yayılır. Balığın pullarına elinizi sürdüğünüzde kolayca elinize gelmemesi, dökülmemesi gerekir. Taze balığın gözleri parlak ve dışa bombeli olur. Tazeliğini yitirdikçe gözler buğulanmaya başlar ve içeri çöker. Solungaçları canlı kırmızıdır. Balığın derisi gergin olmalı, balığa parmakla dokununca meydana gelen çukurluk anında düzelmelidir. Bayat balıkta bu iz kalır
Son olarak: Sardalye, hamsi gibi küçük balıklar kılçıklarıyla birlikte yenildiğinde süt ürünleri gibi kalsiyum almanıza da yardımcı olur ve kemik gelişiminde fayda sağlar.
Önemli Uyarı: Mümkün olduğunca ızgara, buğulama ve haşlama yöntemleri tercih edilmeli. Çiğ ya da az pişmiş deniz ürünleri mikrobiyal açıdan risk taşıdıklarından tercih edilmemeli. Hamilelik ve emzirme döneminde ise bebeğin normal gelişimi ve annenin sağlığı açısından haftada en az 3-4 kez tüketilmesi gerekir.