Kansere İyi Gelen Yiyecekler
Kanserle mücadelede her geçen gün uzmanlar hastalara yeni tavsiyeler sunmaktalar. Onkologların orta noktada buluştuğu konu ise; iyi beslenmedir.
Kanser ve diğer ciddi hastalıklardan korunmak için yediklerinize ve içtiklerinize özen göstermeli, özel diyet programları uygulamalısınız.
Sağlıklı beslenmek, kanser sürecini yavaşlatmak ve kanserle mücadelede önemli bir rol oynayabilir. Kansere karşı sizlerin silahı, sağlıklı beslenmek olmalıdır.
İyi beslenmek, aynı zamanda kanser hastalarının hayatta kalma şansını arttırmak için hayati bir öneme sahiptir.
Yapılan kanser araştırmalarında alınan sonuçlara göre; diyet ve egzersiz yapmanın kanseri önleyen güçlü deliller olduğu ifade edilmektedir.
Kansere iyi gelen yiyeceklerle beslenmek, yaşam kalitenizi arttırmanıza yardımcı olur ve diğer ciddi sağlık sorunlarıyla mücadele etmenizi kolaylaştırır.
Kansere İyi Gelen Besinler, Gıdalar
Yağlı Balıklar: Balık yağı olarak bilinen omega 3; güçlü bir antienflamatuar (iltihap giderici) özelliğe sahiptir. Negatif hormonlar olarak adlandırılan eikozanoidlerin tahrişli ve iltihaplı dokuları üzerinde lokalize etki gösterir ve yayılmasını önler.
Kanser riski taşıyan DNA yapısındaki telomerlerin ömrü uzatmasına yardımcı olur. Yağlı balıklar; aynı zamanda A vitamini içerirler ve kanserle mücadelede önemli vitaminleri barındırırlar. Özellikle ringa balığı, uskumru ve somon balığı; kanserle savaşan en iyi omega 3 kaynaklarıdır.
Yağlı balıklarda bulunan omega 3 yağ asitleri; prostat, meme ve kolon kanserini önlemeye yardımcı olur. Yapılan araştırmalar, kemoterapi gören kanser hastalarında beden zayıflığını önlediğini göstermiştir.
Omega 3 açısından zengin balıklar, kanser diyetinin de önemli bir parçasıdır. Keten tohumunda bulunan omega 3 ise, dokulara gerekli oksijen ve lif sağlanmasına yardımcı olur.
Havuç: Havuç; beta-karoten gibi A vitaminine dönüşen kanser karşıtı karotenoidler sağlayan bir sebzedir. Havuç gibi; kayısı, biber ve kabak da aynı özelliklere sahiptir.
- 2 adet tatlı patates,
- 1 bardak havuç suyu,
- 16 tane kuru kayısı
- 4 bardak vişne;
25 mg beta-karotene eş değerdir.
Ancak bu yiyeceklerin hepsini aynı anda tüketmemelisiniz.
Kanserle savaşan bir içecek hazırlamak isteyenler; havuç, pancar, az miktar çiğ zencefil ve elma suyunu karıştırarak, içebilirler.
Çiğ havuç içerisinde pektin maddesi oldukça yüksektir ve sağlıklı bağırsak maddeleri bu bileşeni sever.
Kırmızı ve Sarı Biber: İngiltere'de yapılan bir araştırmada; yüksek oranda C vitamini içeren yiyeceklerin bağışıklık hücrelerini güçlendirdiği ve toksinleri nötralize ettiği sonucuna varılmıştır.
Bazı uzmanlar, kanser hastalarının günde 2 ila 10 gram C vitamini almaları gerektiğini savunmaktalar. Kırmızı biber, çiğ brokoli, yumurta akı, portakal, çilek ve kiraz gerçek birer C vitamini kaynağı olan yiyeceklerdir.
Kırmızı ve sarı biber de kansere karşı önerilen C vitamini kaynakları arasındadır.
Ayçiçeği Tohumu: Ayçiçeği tohumu; çinko ve doğal E vitamini kaynağıdır. İçerdiği çinko, C vitamininin vücuda daha fazla fayda sağlamasına yardımcı olur ve iyileşme sürecini hızlandırır. Ayçiçeği tohumunda bulunan bu bileşenler; aynı zamanda prostat sağlığını korumaya yardımcı olurlar.
Günde 15 ila 25 miligram çinko alımı önerilir. Beş yemek kaşığı ayçiçeği tohumunda ise, 10 mg çinko bulunur. Süt içmek, çinko emilimini engelleyebilir. Ayçiçeği tohumları, vücuda bir miktar da selenyum sağlar.
Kabak Çekirdeği: Sabahları müsli içerisine beşer yemek kaşığı ayçiçeği tohumu ve kabak çekirdeği içi ekleyerek, yemek; 20 mg E vitamini almanızı sağlar, kanser hücrelerinin büyümesini engeller ve bağışıklık hücrelerini serbest radikallere karşı korur.
E vitamini, bağışıklık sisteminin mücadele yeteneklerini artırır. 300mg ila 600 mg E vitamini alımı için takviyelere illa ki ihtiyaç duyulur. Yeşil sebzeler, soya ve badem de iyi birer E vitamini kaynağıdır.
Fındık: Günde altı adet fındık yemek, günlük selenyum ihtiyacınızı karşılamanıza yardımcı olur. Selenyum çok güçlü bir kanser karşıtı elementtir. 8 dilim kepek ekmeği, organik yumurta ya da tavuk göğsü yemek de selenyum ihtiyacını karşılamaya yeterli olacaktır.
Ton balığı, soğan, brokoli ve domates de selenyum içerir.
Her gün düzenli olarak fındık, ceviz, badem gibi sağlıklı yağlar içeren kuruyemişler yiyen insanların daha uzun yaşadıkları, kanser araştırmalarında gözlemlenen bir detaydır.
Mantar. Yapılan araştırmalarda, mantar yemenin bağışıklık sistemini güçlendirmeye ve vücudun kanserle mücadele etmesine yardımcı olduğu kanıtlanmıştır.
Domates: Harvard araştırmasına göre, haftada yedi ila on adet domates yemek, prostat belirtilerini %40 oranında kesmektedir. Akciğer, kolon, meme, kanseri gibi birçok kanser vakası üzerinde de olumlu etkilere sahip olduğu bilinmektedir.
Domates, yüksek miktarda likopen içerir. Günlük önerilen likopen miktarı ise, 25 ila 40 miligramdır. Ayrıca çilek, biber, havuç ve şeftali de likopen kaynağıdır.
Yeşil yapraklı sebzeler: Avokado, fasulye, havuç, kayısı, kabak ve yumurta sarısı ile birlikte yeşil sebzeler yemek, vücuda folik asit sağlar. Radyoterapi sırasında DNA korumasına yardımcı olur.
Folik asit, biyotin, niasin ve B6 vitamini açısından zengin yiyecekler olan yumurta sarısı, yeşil sebzeler ve tam tahıllar kanserle mücadele etmeye yardımcı olan yiyeceklerdir.
Brokoli: Yeşil turpgillerden olan brokoli ve lahana çeşitleri; toksinlerin ortadan kaldırılmasına yardımcı olan lifler içerirler.
Havuç, elma, hindiba ve soğan gibi lif açısından zengin yiyecekler; zararlı maddelerin bağırsaklardan atılmasına yardımcı olurlar ve yararlı bakterilerin bağırsakta üremesini sağlarlar.
Sarımsak: Sarımsak, doğanın bizlere sunduğu harika bir besindir. Alisin gibi aktif maddeler içeren sarımsak, çeşitli şekillerde kanser yayılmasını durdurmaya yardımcı olur.
Kanser hücrelerinin saldırısına karşı selenyum, triptofan ve kükürt-bazlı aktif maddeler içerir.
Pancar: Pancarın içerdiği sağlıklı bileşenler, kanser hücrelerini öldürmeye yardımcı olur. Pancar gibi morumsu renge sahip olan kiraz, patlıcan, erik ve kırmızı üzüm de vücudun kansere karşı savaşmasını sağlayan yiyeceklerdir.
Bakliyat: Mercimek, nohut, fasulye ve soya gibi bakliyatlar; hayvansal olmayan protein kaynaklarıdır ve lif içerirler.
Bakliyatlar, bağırsak ve kan akışı içerisindeki serbest radikalleri nötralize etmeye yardımcı olan liflere sahiptirler.