Menisküs ameliyatı kireçlenme yapıyor
Ağrı, şişlik, diz eklemi seviyesinde hassasiyet ve kilitlenme. Bu dört belirti dizde menisküs yırtığı olabileceği anlamına gelir. Doç. Dr. Sezgin Sarban, menisküs dokusu yırtıkları ve tedavisi hakkında merak edilen konulara açıklık getirdi.
İşte International Hospital Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Sezgin Sarban’ın menisküs dokusu yırtıkları ve tedavisi ile ilgili merak edilen sorulara verdiği cevaplar…
Menisküs dokusu ne işe yarar?
İnsanlarda dizin her iki tarafında 2 adet fibrokıkırdak yapı bulunmaktadır. Uyluk ve kaval kemikleri arasındaki yer alan bu doku, yüklenmeler sırasında oluşabilecek yüksek basıncı emme özelliğine sahiptir. Aynı zamanda yelpaze hareketi ile diz sıvısının eklemin her tarafına eşit yayılmasını sağlar. Ayrıca dizin öne arkaya gitmesine engel olur.
Menisküsün çıkarılması yaşamsal bir soruna yol açmamakla birlikte, yıllar içinde gelişen ilerleyici kireçlenmenin ortaya çıkmasına neden olabilir.
Kaç çeşit menisküs yırtığı vardır?
Genç hastalarda uzunlamasına ve derin yırtıklar, yaşlılarda saçaklanma ve yatay yırtıklar oluşur. Çok ileri formunda diz kilitlenir. Uzunlamasına, yatay ve enine yerleşimli, flep ve kova sapı görünümlü olmak üzere birçok farklı tipi vardır.
Ameliyat kararı ne zaman ve hangi durumda verilir?
Belirtiler çok belirgin değilse belirtilen durumlarda takip ve gözlem öncelikli olmalıdır:
- Dizde kilitlenme, takılma, zorlanmayla gelişen bir yırtık yoksa
- Orta yaş ve ileri yaşta oluşan diz ağrısı bir zorlanmayla ortaya çıkmışsa
- Dönem dönem olan ağrı eklem aralarında hassasiyet yapıyorsa
Hastalar üç ay kadar buz tatbiki, ağrı kesici ilaçlar ve istirahat ile takip edilebilir.
Yırtıkları nasıl tespit edilir?
Klinik muayene ve MRI ile yüksek oranda menisküs yırtığı tanısı koyulabilir.. Ancak tanı, eklemin kamerayla görüntülenmesi yani “diz artroskopisi” ile kesinleştirilir. Menisküs dokusu üst eklem yüzündeyse ve alt eklem yüzüne açılmıyorsa buna ‘tam olmayan yırtık’ denir. Yırtığın boyutu 5 mm’den küçükse ve tam olmayan bir yırtıksa kendiliğinden iyileşebilir. Bu durumlarda hiçbir şey yapılmaz. Buz tatbiki, ağrı kesici ilaçlar ve istirahat ile ağrı rahatlatıldıktan sonra diz egzersizlerine başlanır. Kontrol MRI'larda menisküsün kendini onardığı teyit edilebilir. Menisküslerin kapsüle yakın, çok kanlanan bölgesindeki yırtıkların onarım sonrası iyileşme potansiyelleri yüksektir. Yırtık, kova sapı ya da flep tarzındaysa yer değiştirerek eklem aralarına takılıp kilitleme yapabilir. Bu durumlarda diz içinde ‘hemartroz’ denilen kanlı bir sıvı birikimi oluşabilir. Genç aktif hastalarda, dizde ağrı, hassasiyet ve eklem içinde aşırı sıvı birikimi varsa ameliyat önerilir.
Ameliyat nasıl yapılır?
Artroskopi ameliyatları 1990’lı yıllardan itibaren yaygın olarak yapılmaya başlandı. Bu dönemden önce yırtık menisküsün tamamı açık ameliyatla alınıyormuş. Ancak bu hastalarda ileri dönemlerde kireçlenme geliştiğini gözlemlendi. Kapalı cerrahinin gelişmesi, teknolojinin gelişmesiyle mümkün oldu. Günümüzde ‘Menisektomi’ işlemiyle menisküs dokusunu kısmen çıkarılır ya da onarılır. Artık dikilebilecek tüm menisküsleri yeterli doku varsa, yırtık çok eski değilse, hasta yaşlı değilse (40 yaş altındaysa) , menisküsü dikilmeye çalışılır. Bu işlemlerin hepsi teknik olarak kapalı yöntemlerle yapılır. Artroskopik yöntemler kendi içlerinde farklılık gösterir. Bu yöntemlerin bir kısmı özel aletlerle içten dışa teknik, bir kısmı hepsi içerde teknik, hazır düğümlü ve hazır dikişli teknikler ile yapılır.
Menisküsün çıkarılması mı, korunması mı doğrudur?
Menisküsü olabilen en yüksek seviyede korumayı amaçlıyoruz. Tam olarak çıkartılan menisküs ameliyatından sonra, uzun dönemde dizin uyumluluğu bozulur, kireçlenme kaçınılmaz olur. Bu nedenle menisküsleri olabildiğince korumayı, dikişlerle onarmayı amaçlıyoruz.