Ekonomi

"Otoklav" sistemi dünyada sadece Torku bulgurunda kullanılıyor

El değmeden hijyenik şartlarda üretilen ürünler, tüm yasal mevzuatlara tam uyum içerisinde tartım kontrol cihazları ve metal dedektörlerden geçirilerek paketleniyor

İSTANBUL - Dünyada sadece Çatalhöyük Bulgur ve Bakliyat Fabrikasından çıkan Torku bulgurunda kullanılan otoklav sistemi, ürünü lif ve protein bakımından daha fazla zenginleştirirken, besinsel fire kaybının önüne geçmede etkili oluyor.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Konya Şeker bünyesinde faaliyetlerini sürdüren ve 120 bin metrekarelik alandaki Çatalhöyük Bulgur ve Bakliyat Fabrikası, 62 bin metrekare proje ve 24 bin metrekare kapalı alanlarıyla çalışmalarına aralıksız devam ediyor.

36 bin ton buğday stoklama kapasitesine sahip fabrikada, buğday işleme kapasitesi 120 tonu ve günlük üretim kapasitesi 100 tonu bulurken, yapılan iyileştirme çalışmalarıyla mart-nisan aylarına kadar bu rakamın artırılması hedefleniyor.

- Bühler ve Amandus Kahl teknolojileri, Türkiye'de ilk kez kullanılıyor

Bölge çiftçisinden alınan makarnalık buğday hasadı, ön analiz laboratuvarlarında incelenerek kalite kriterlerine göre sınıflandırılıyor ve stok silolarına alınıyor. Buğdayın ön temizleme aşamasında ise uluslararası şirketler Bühler ve Amandus Kahl'ın teknolojisiyle üretilen cihazlar, Türkiye'de ilk kez Çatalhöyük Bulgur ve Bakliyat Fabrikası'nda kullanılıyor. Buğday dışında kalan ve bulgurun kapasitesini bozan tüm yabancı maddelerin temizlendiği süreçte, bu şirketlerin tam otomasyon ve SORTEX kameralı ayrım sistemlerinden faydalanılıyor.

- Otoklav sistemi sayesinde buğdayın besin değeri kaybolmuyor

Çatalhöyük Bulgur ve Bakliyat Fabrikasının ıslatma ve ön pişirme işlemlerinde, dünyada ilk defa kullanılan otoklav sistemi sayesinde buğdayın besinsel değerini kaybetmeden pişirilmesi sağlanıyor.

Torku, bulgurun kalitesinde önemli etkisi olan pişirme ve kurutma safhasını, yüksek teknolojiye sahip makine parkurunda otoklav sistemi içerisinde gerçekleştiriyor. Ön haşlamadan çıkan buğdayların bu sisteme dahil edilmesiyle içerisindeki renk yapısı ve besinsel değerlerine zarar verilmezken, protein ve lif yapısı da korunuyor.

Otoklav sistemi, su tasarrufu da sağlıyor. Diğer fabrikalarda 14 proteinle normal haşlama kazanlarına giren buğdaylarda yüzde 1-2 besinsel fire kaybı olurken, Çatalhöyük Bulgur ve Bakliyat Fabrikasında bunun gibi durumlar yaşanmıyor.

- Taş değirmenlerde öğütülüyor

Doğallığını kaybetmeden ve herhangi bir katkı maddesi kullanmadan kırma ve parlatma işlemlerinden geçen bulgurlar, öğütme aşaması sonunda elenerek sınıflandırılıyor.

Çatalhöyük Bulgur ve Bakliyat Fabrikasından çıkan bulgurlar, düzenli olarak yapılan rakip firma analizinde, yüksek protein ve lif oranlarıyla öne çıkıyor. Geleneksel yöntemlerle taş değirmenlerde öğütülen Torku bulgurları, buğdayın en doğal halini sofralara ulaştırıyor. AR-GE ve alanında deneyimli isimlerin çalışmaları sonucunda el değmeden hijyenik şartlarda üretilen ürünler, tüm yasal mevzuatlara tam uyum içerisinde tartım kontrol cihazları ve metal dedektörlerden geçirilerek paketleniyor.

Kaynak: ANADOLU AJANSI