"Kadın İstihdamı" temalı konferans
TSKB Genel Müdürü Ece Börü:
- "Şirketlerin eşitlik ve kapsayıcılık prensibiyle hareket etmesi, kadınların sosyal hayatta güçlenmesi için toplumsal farkındalık yaratacak projelerin ön plana çıkarılması ve tamamlanması şart" - Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Özdemir:
- "Türkiye'nin Mühendis Kızları projesiyle hedefimiz sadece iyi mühendisler yetiştirmek değil, aynı zamanda; duyarlı, yarının lideri, sorumlu ve girişimci iyi kalpli kadın mühendisler yetiştirmek" - Fransa İstanbul Başkonsolosu Olivier Gauvin:
- "Kovid-19 pandemisi mevcut eşitsizlikleri daha da körükledi. Eskiden sağlamış olduğumuz ve zor koşullarda elde ettiğimiz bazı kazanımların da tehdit altında olduğunu söyleyebiliriz. Kadınlar ne yazık ki orantısız bir şekilde krizden etkilenmiş durumdalar"
İSTANBUL - Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) Genel Müdürü Ece Börü, TSKB olarak kadınların özellikle çözümün bir parçası olması gerektiğine inandıklarını belirterek, "Fırsat eşitliği yönündeki dönüşümde kadın istihdamı odaklı finansman olanaklarımızla beraber tüm kredi faaliyetlerimizi sürdürülebilir kalkınma amaçları açısından ölçüm kapsamına aldık" dedi.
TSKB, Fransız Kalkınma Ajansı (AFD) ve Fransa Konsolosluğu tarafından her yıl Dünya Kadınlar Günü haftasında düzenlenen "Kadın İstihdamı" temalı konferansın beşincisi online ortamda yapıldı.
TSKB Genel Müdürü Ece Börü, etkinlikte yaptığı konuşmada, kadın ve erkeğin iş hayatında ve toplumda aktif katılımıyla eşit olarak yer almasının şart olduğunu belirterek, "Somut adımlar atmamız, daha da ilerlememiz gerektiğini düşünüyorum. Bu doğrultuda şirketlerin eşitlik ve kapsayıcılık prensibiyle hareket etmesi, kadınların sosyal hayatta güçlenmesi için toplumsal farkındalık yaratacak projelerin ön plana çıkarılması ve tamamlanması şart." değerlendirmesinde bulundu.
Yönetim kadrosundaki kadın oranı yüzde 28 civarında
Türkiye'de örnek teşkil eden uygulamaları bulunan pek çok şirket bulunsa da hem Türkiye'de hem de dünyada fırsat eşitliğinin oluşabilmesini engelleyen bazı koşulların olduğunu aktaran Börü, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2020 yılı rakamları gösteriyor ki dünya nüfusunun yarısı kadın. Dünya nüfusunda eşitliği sağlamış durumdayız. Buna rağmen fırsat eşitsizliğinden dolayı kadınların küresel üretime yalnızca yüzde 37 oranında katkı sağlayabildiklerini görebiliyoruz. Dünya geneline bakıldığında yönetim kadrosundaki kadın oranının yüzde 28 civarında görüyoruz. Konuyla ilgili birçok önemli proje hayata geçirilse de ne yazık ki bu oranlar fırsat eşitliğini sağladığımız yönünde olumlu sonuç vermiyor. Global istihdama bakıldığında kadınların payı yüzde 44 iken, sanayi sektörüne bakıldığında bu oranın yüzde 16 seviyesinde olduğunu görüyoruz.
2018 yılında iş ortağımız Fransız Kalkınma Ajansı ile birlikte Sürdürülebilir Kalkınma Derneği iş birliğiyle hayata geçirdiğimiz Eşit Adımlar Platformu'muz var. Fırsat eşitliği alanında adım atmak isteyen şirketler için önemli rehber olması amaçlandı. Uluslararası Kalkınma Finansmanı Kulübü adı altında bir kulübümüz var. Bu kulüp öncülüğünde 450'ye yakın kalkınma bankasının katılımıyla bir zirve düzenlendi. Bu zirvede, platformumuz örnek uygulama olarak gösterildi ve dünya çapında en iyi 30 proje arasında yer aldı."
Börü, TSKB olarak kadınların özellikle çözümün bir parçası olması gerektiğine inandıklarını vurgulayarak, "Üniversiteli kız öğrencilerimizi, üstün yetenekli genç kadın müzisyenleri eğitim yolculuklarında her sene desteklemeye çalışıyoruz. Kurduğumuz burs fonları dördüncü yılına girdi. Fırsat eşitliği yönündeki dönüşümde kadın istihdamı odaklı finansman olanaklarımızla beraber tüm kredi faaliyetlerimizi sürdürülebilir kalkınma amaçları açısından ölçüm kapsamına aldık. Bu yaklaşımımızla ekonomik ve sosyal kalkınmaya sağladığımız katkıyı her bir kredi dosyası itibarıyla somut olarak izliyoruz." diye konuştu.
Dokunulmamış insan gücüne dokunmamız gerekiyor
Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Özdemir de "Limak Holding'de 'Türkiye'nin Mühendis Kızları' projesiyle, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile beraber yaptığımız Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Mührü projesiyle, 2026 yılına kadar kadın istihdam oranımızı yüzde 40'a çıkarma stratejik hedefimizle biz bu hedefe bütün bir bünye olarak yönlenmiş durumdayız." değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye'nin Mühendis Kızları" projesinin en önem verdiği proje olduğunu anlatan Özdemir, şunları kaydetti:
"Çanakkale Köprüsü, Yusufeli Barajı, Kuveyt Havalimanı neyse Türkiye'nin Mühendis Kızları projesi de benim göz bebeğim. 5 yılı geride bıraktık. 100'ün üzerinde mezun verdik. Bu sene 1769 başvuru aldık, 50 yeni öğrenci dahil ettik. Şu anda 130 öğrenci var. Mentorlarımız, koçlarımız, programlarımızla 500'ü aşan bir grup var, bir aileyiz. Buradaki hedefimiz sadece iyi mühendisler yetiştirmek değil, aynı zamanda; duyarlı, yarının lideri, sorumlu ve girişimci iyi kalpli kadın mühendisler yetiştirmek. Dokunulmamış insan gücüne dokunmamız gerekiyor."
Teknolojide Kadın Derneği (Wtech) Yönetim Kurulu Başkanı Zehra Öney ise fen, matematik, mühendislik ve bilim alanlarında okuyan genç kızların mezun olduktan sonra çalışma koşulları erkeklere göre hazırlanmış alanlarda olmayı tercih etmediğini dile getirdi.
Kadınların teknolojiden uzaklaşıp, teknolojinin satış ve pazarlama alanlarını tercih ettiğini belirten Öney, "Yapay zeka, artırılmış gerçeklik alanında kadınların hiçbir motivasyonlarının olmadığını, bunları üretmek yerine daha çok tüketim, pazarlama tarafında olmaya çalıştıklarını gördüm. 2019 yılında Wtech'i kurduk. Wtech ile kadınların teknoloji alanında sayıca artması, motivasyon olarak yükselmesi, doğru rol modellerle birleşmesi ve uzmanlık eğitimlerini alarak kendilerine güvenmeleri, kariyer yapmaktan çekinmemelerini sağlayacak programları oluşturmayı hedefledik." dedi.
Pandemiyle mücadelede cephede en önde kadınlar yer alıyor
Fransa İstanbul Başkonsolosu Olivier Gauvin de meslek hayatındaki fırsat eşitliğini vurgulamak adına AFD ve TSKB'nin birikiminden faydalanmaktan memnuniyet duyduklarını ifade ederek, Fransa'nın kadın erkek eşitliği konusunda yaptığı uluslararası çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Fransa'nın ülke içinde ve uluslararası alanlarda kadınların iş yaşamında yer almasını teşvik eden çalışmalar yaptığını anlatan Gauvin, "Fransa çeşitli kurumlarla faaliyetlerini sürdürüyor. Biz bunları çeşitli ikili finansman aracılığıyla gerçekleştiriyoruz ve 2022 hedefleri doğrultusunda kadın erkek eşitliğini tesis etmek amacıyla ikili finansmanların hedeflerimize ulaşmada en az yüzde 50 katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Bizler daha sistematik ve daha şeffaf bir şekilde bu alandaki girişimlerimizi yürütmeye çalışıyoruz." diye konuştu.
Feminist diplomasi çerçevesi içinde ve Pekin Deklarasyonu'nun 25'inci yıl dönümü vesilesiyle Fransa ve Meksika'nın 2021 yılında Eşit nesil Forumu'nu düzenleyeceğini aktaran Gauvin, söz konusu forumun uluslararası sivil toplumun farkındalığını artırmaya yönelik bir etkinlik olduğunu söyledi.
Bu yılın sosyal farkındalıkları artırmak için yapılan çalışmalar açısından zorlu bir yıl olduğunu ifade eden Gauvin, "Kovid-19 pandemisi mevcut eşitsizlikleri daha da körükledi. Eskiden sağlamış olduğumuz ve zor koşullarda elde ettiğimiz bazı kazanımların da tehdit altında olduğunu söyleyebiliriz. Kadınlar ne yazık ki orantısız bir şekilde krizden etkilenmiş durumdalar. Oysa ki pandemiyle mücadelede cephede en önde kadınlar yer alıyor." yorumunu yaptı.
Kadınların bulundukları koşullar bulundukları illerin refah seviyesini temsil ediyor
AFD Grup Türkiye Direktörü Serge Snrech ise grup olarak dünyada 2020'de sürdürdükleri 12 milyar avroluk çalışmaların büyük bir kısmının kadınların koşullarının iyileştirilmesiyle ilgili olduğunu belirterek, "Kadın erkek eşitliğini tesis edici çeşitli projeler yürütüyoruz. Bunun ötesinde projelerimizin tümü aslında OECD standartları doğrultusunda kadın erkek eşitliği ilkeleri ile birlikte değerlendirilmekte ve tüm çalışanlarımız da kadın erkek eşitliği konusunda ayrıca eğitim almaktadırlar." bilgilerini verdi.
Aralık ayında TSKB, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) ile birlikte Türkiye'deki 81 ilin kadın erkek eşitliği konusundaki performanslarını ölçtüklerini aktaran Snrech, şöyle konuştu:
"Burada aslında kadınların durumunun kesinlikle her ildeki maddi refah seviyesiyle doğrudan orantılı olduğunu söyleyebilirim. Kadınların bulundukları koşullar bulundukları illerin refah seviyesini temsil ediyor fakat aynı ilin içerisinde farklı performans seviyelerinin olduğunu da söyleyebilirim. Performans anlamında en iyi şehri söylemek istemiyorum, kıskançlık olmasın diye fakat en iyi il, 42'nci sıradaki il ile aynı göstergelere sahip. Dolayısıyla yapısal nitelikteki koşullar kadınların refahında belirleyici.
Büyük şirketlerde kadın erkek çalışma koşullarının daha olumlu olduğunu söyleyebilirim. Çünkü imkanlar daha fazla. Ancak bazı şirketler çok daha iyi performans sergiliyor. Bu alanda yine kurumların istediklerinde daha iyi sonuçlar elde edebildiğini görüyoruz."Kaynak:AA