Uranüs Ve Neptün'ün Keşfi
Uranüs ve Neptün'ün Keşfi
İki yüz yıl kadar önce gök bilimciler tarafından tasarılması bile güç olan büyük uzaklıklardaki dev gezegenlerin varlıklarının bilinmemesi hiç de şaşırtıcı değildir. Bu gezegenler eski gök bilimcilerin saptayabildikleri en uzak "gezgin yıldız" Satürn'ün ötesinde kaldıklarından uzun yıllar bilinmezliklerini korudular.
Eğer gözlemci tam olarak ne zaman nereye bakacağını biliyorsa Uranüs gökyüzünde çıplak gözle iğne ucu kadar ufak bir ışık noktası gibi görülebilir. Ama bu ufacık görüntü sayısız yıldızın içinde kolayca gözden kaçabilir ve uzun yörüngesinde çok yavaş hareket ettiği için ancak güçlü teleskoplar yardımıyla seçilebilir. Daha uzaktaki Neptün ise çıplak gözle görülemez. O halde bu çok uzak gezegenler nasıl keşfedilmiştir?
Gariptir ki Uranüs bir rastlantı sonucu keşfedilmiştir. İngiltere'de 1781 yılının ilkbaharında o zamanlar tanınmış bir gök bilimci olan William Herschel ev yapısı teleskopuyla Gemini (İkizler) takım yıldızını inceliyordu. Bu arada yakın yıldızlara hiç de benzemeyen değişik bir görüntü ile karşılaştı. Yıldızlar uzaklıkları ne olursa olsun teleskopla bakıldığı zaman hep iğne ucu kadar ufak bir ışık görüntüsü verirler. Oysa bu yeni görüntü gezegene benzeyen belirgin bir disk biçimindeydi.
Gökyüzünün bu kesiminde bir gezegenin varlığı hiç umulmadığı için Herschel yeni bir kuyruklu yıldıza rastladığını sanıyordu. Uzun çalışma yıllarından sonra bu "kuyruklu yıldız"m Satürn yörüngesinin arkasında dairesel bir yörünge olduğunu meydana çıkardı. Ancak bu bulgular birleştirildiği zaman Herschel güneş sisteminin çok uzak ve hiç bilinmeyen bir gezegenini bulduğunu anladı. Başka gök bilimciler de bu sonucu kabul ettiler. Yeni gezegene mitolojide gökyüzü tanrısının adı olan Uranüs adı verildi.
Çok geçmeden Herschel ve öteki gözlemciler bu yeni gezegenin yörüngesi üzerindeki hareketinde bir tuhaflık olduğunu fark ettiler. Yörüngesinde yavaş ve doğal bir biçimde hareket etmek yerine Uranüs zaman zaman beklenenden çok daha yavaş hareket ediyor bazen de belirli bir çekime yakalanmışçasına hızlanıyordu. Bilim adamları bu durumda Uranüs'ten daha uzakta henüz keşfedilmemiş bir başka gezegenin varlığını düşündüler.
İngiliz J.C. Adams ve Fransız Urbain J.J. Le Verrier adında iki gök bilimci matematiksel olarak Uranüs'ün hareketini etkileyecek bir yerçekimi gücünde ve henüz bilinmeyen bir gezegenin konumunu saptamak için araştırmaya koyuldular. Çalışmalarının sonucu gerçek anlamda bir başarı oldu. Güçlü teleskoplarla bir gezegenin bulunması gereken yer incelendiğinde Uranüs'den ötede denizler tanrısı Neptün'ün adı verilen gezegen böylece keşfedildi.
Araştırma Sonuçları Bilim Adamları Bilim Tarihi Doğa Evren ve Dünya Genel Genetik İcatlar ve Keşifler Kuram ve Teoriler Maden ve Elementler Uzay Araştırmaları