Bolkar Dağları
Bolkar Dağları
Bolkar dağları Orta Toroslar'ın kuzeydoğu uzantısının güney sırasını oluşturmakta ve Aladağlar'dan sonra sıradağların en yüksek doruklarını (Medetsiz-3524 m) kapsamaktadır Ortalama 3400 m yüksekliğinde KD-GB uzanımlı tipik bir sıradağ görünümü sunan Bolkar Dağları sistemin kuzeye uzanan parçası Aladağlar'dan Seyhan Nehri kolu Pozantı Çayı ile ayrılmaktadır. Başlıca 3 yükselti grubundan oluşmaktadır. Güneyde Yıldız Dağı (3134 m) orta kesimde Aydos Dağı (3430 m) ve doğuda Pozantı - Gavur Dağları (3114 m) bulunmaktadır Yıldız Dağı güney-güneybatısında Karagüney Dağları (2474 m) ise Bolkar Dağları'nın güneybatıya alçalan ve ortalama yükseltisi 2000 metreyi bulan yüksek plato kesimini oluşturur
Güneyde yer alan İçel ile kuzeyde yer alan Karaman Konya ve Niğde il sınırları Bolkar dağları su bölümü çizgisini takip etmektedir. Batıda Ayrancı (Karaman) kuzeyde Halkapınar (Ereğli) ve Ulukışla (Niğde) doğuda Pozantı (Adana) ve güneyde Çamlıyayla (İçel) en yakın yerleşim birimleridir. Bolkar Dağları'nın en yüksek kesimi (Medetsiz zirvesi-3524 m) ve en çok tanınan Göller Yöresi Niğde il sınırları içerisinde kalmaktadır. Dağlık alana giden en kolay ulaşım yolu da Niğde-Ulukışla-Darboğaz üzerinden sağlanmaktadır. Bolkar Dağları aynı zamanda Akdeniz Bölgesi ile İç Anadolu Bölgesi arasındaki bölge sınırının bir parçası üzerinde bulunmaktadır.
Aladağlar'dan sonra Toros Sıradağları'nın en çok tanınan bölümü Bolkar Dağları'dır. Yılın her mevsimi eğitim ve tırmanış amaçlı gelen dağcıların eksik olmadığı Bolkar dağları ülkemize gelen yabancı doğa sporcularının da mutlaka uğradığı dünyaca üne sahip dağlarımız arasındadır. Ancak ulusal ve uluslararası boyutta sportif ve turistik kullanımın giderek denetimsiz biçimde yoğunlaşması Bolkar dağları ekosistemi üzerinde antropojen baskıları da arttırmaktadır. Ayrıca doğal afet riskleri ve Kış Turizmi açısından gerekli fonksiyonel alanların belirlenip haritalanmamış olması önemli bir eksikliktir. Bunun yanı sıra; Niğde Adana ve İçel illerinden Bolkarlar'a çıkarak geleneksel yaylacılık faaliyetlerini sürdüren önemli bir yaylacı nüfusu da bulunmaktadır. Yaylacılar alpin çayırlarda ve orman üst sınırına yakın alanlarda aşırı hayvan otlatması yaparak endemik dağ çiçeklerinin neslini ve orman alanlarını tehlikeye sokmaktadırlar. Yine uzun yıllar boyunca yapılan aşırı ve kaçak avcılık nedeniyle yaban hayatı üzerinde de önemli bir azalma gerçekleşmiştir. Özellikle Göller Yöresi'ndeki buzul göllerinde bulunan endemik kurbağalar ve bu alana gelen dağ keçileri büyük tehlike altındadır.
Çevresel tahribatın etkilerini hissettirmeye başladığı Bolkarlar'da çevre koruma planlamaları ve uygulamalarına henüz geçilememiştir. Bolkar Dağları'nın sahip olduğu turizm potansiyelinin ve ekolojik yapının da koruma-kullanma dengeleri oluşturulmak kaydıyla değerlendirilmesi kaçınılmazdır. Nitekim bu amaçla T.C. Turizm Bakanlığı Kış Turizm Merkezi kapsamında Bolkar Dağları'nı da değerlendirmeye almıştır.