AHAR
Kağıdın yazı yazmaya çok elverişli olması için, üzerine sürülen madde. Ahar kelimesi, yemek yemek manasında kuvvet ifade ettiği gibi, kağıdın sağlam ve kullanışlı hale getirilmesi için bu maddenin sürülmesi sebebiyle de aynı isim kullanılmıştır. Bu işe de kağıdı aharlamak, aharlanan kağıda da aharlı kağıt denilmiştir.
Ahar; nişasta, şap ve yumurta akı maddelerinden yapılır. Elde edilen bu sulu madde kağıt üzerine sürülür veya kağıt bu maddeye batırılır. Böylece kağıt parlak görünür. Kaba, pürüzlü ve kalemin yürümesine müsait olmayan kağıtlar, aharlanmak suretiyle yazı yazmaya son derece müsait hale getirilir. Eskiden bilhassa hat san’atında kullanılan kağıtlar aharlanırdı. Kağıdın aharlanmasında şu faideler elde edilir:
1) Kağıt cilalanmış olur.
2) Aharlanan kağıt üzerine mürekkeble yazılan yazıyı birkaç defa silip yeniden yazmak mümkün olur ve aharlı olduğu için kağıt yıpranmaz.
3) Aharlı kağıt üzerinde kalemin kayması gayet kolay olur.
4) Mürekkep de kolay ve kıvamında akar, kağıda tam siner.
5) Aharlı kağıt üzerine yazı kolay yazılır ve yazının keskinliğini sağlamak kolay olur.
6) Aharlı bir kağıt üzerine yazılan yazı hiç bozulmadan ve solmadan asırlarca muhafaza edilebilir.
Aharın pekçok çeşidi olup, bunlardan en basitinin yapılış şekli; pirinç unu ve nişasta suda ezilip kaynatılır. Elde edilen sıvı, bir sünger ile yazı kağıdı üzerine sürülür. Sonra yumurta akı şapla karıştırılarak bu da kağıdın üstüne sürülür. Kurutularak parlak bir kağıt elde edilir.
Diğer yapılış usullerinden bazıları da şöyledir: Beyaz şap, havanda dövülür ve su içinde eritilerek ateşte iyice kaynatılır. Elde edilen sıvı, bir kab içine dökülerek sıcak iken içine aharlanacak kağıt batırılıp çıkarılır ve bir yere serilerek gölgede kurutulur. Sonra bir mikdar su kaynatılır ve ayrıca bir çanak içinde bir avuç mikdarı nişasta ezilerek suya dökülür ve devamlı karıştırılarak nişasta kokusu kalmayıncaya kadar kaynatılır. Sonra bir teneke kab içine boşaltılıp, önceden şaplanıp kurutulmuş kağıtlar bu suya batırılır ve gölgede kurutulur. Bundan sonra da mühre vurularak yani cilalı bir taş veya madeni kağıt üzerine sürerek parlatılır. Bu ahar ne kadar beklerse o kadar iyi olur. Hatta bir kaç sene duran aharlı kağıtlar yazı yazmaya daha müsaid olurlar.
Daha çeşitli yapılış usulleri olan aharın yapılış usullerinin hepsinde esas madde nişasta, yumurta akı ve tutkaldır. Kalemin aharlı kağıt üzerinde kaymasına “kalemgir” denir. Kağıtları buna elverişli yapmak için aharladıktan sonra üstüne başka sıvılar da sürülür. Bu sıvılara “tıla” denir. Kağıdın güzel kokması için misk veya gül suyu gibi güzel kokular katılır. Böylece kağıt çok nefis kokar. Aharlı kağıtlara gül kırmızısı, gül pembesi, kanarya sarısı, filizi ve açık mavi renkler de verilirdi.
Hat sanatında yazının çeşidine göre kağıda sürülen aharın cinsi değişirdi. Kur’an-ı kerim yazmak için hazırlanan kağıtların her iki tarafı da aharın en incesi ile aharlanırdı. Levha, meşk ve buna benzer yazılar için kullanılan ve sadece tek tarafına yazı yazılacak olan kağıtların aharları bir kaç kat olmak üzere kalın sürülürdü. Bu kağıtlar üzerinde tashih gerekince kağıt bozulmadan yapılabilirdi. Talik yazı için kullanılacak kağıtlara sürülen ahar tabakası çok kalın olurdu. Talik yazı için ahar yapanlar kendilerine mahsus soğuk damga yapmışlardı ve hazırladıkları hususi kağıtları bu damga ile damgalarlardı.