AFİŞ
Bill board, poster, placard, bill. Herhangi bir haberi; herkese duyurmak, reklam ve propaganda yapmak için duvar veya bu iş için hazırlanmış yerlere yapıştırılan el yazması veya basılı kağıt. Kelime Fransızca affiche’den dilimize geçmiştir. Baskı ve resim sanatlarının bulunmadığı, yahut henüz yayılmadığı, hele halkın çoğunun okuma-yazma bilmediği devirlerde ve yerlerde tellallarla yapılan ilanların yerini, son zamanlarda afiş almıştır.
Avrupa’da genel olarak on yedinci yüzyıla doğru daha çok tiyatro ve fuarların duyurulması maksadıyla görülen afişler, yavaş yavaş her türlü ticaret metaının geniş kitlelere duyurulması ve resmi işlerin halka bildirilmesi için kullanıldı.
Afiş genellikle bir yazı ve bir resimden meydana gelir. Resmi makamlar tarafından yapılan ve bir haberin duyurulması gayesini güden afişlerde resim bulunmaz. Reklam niteliğini taşıyan afişlerde ise genellikle resme büyük önem verilir ve yazı, resmin tamamlayıcısı olarak kullanılır.
Sanatçının zevkine göre afişlerin de türlü şekiller gösterebileceği tabii ise de, genel olarak afişler için bazı temel şartlar belirlenebilir. Afişte renk parçaları büyük, ayrıntılar az, kompozisyon kapalı ve dağınık olmalıdır. Yazı da resim kadar önemlidir. Bazan kötü bir yazı bütün bir afişin etkisini yok edebilir. Yazının düzenli ve resim ile ahenkli bir şekilde kaynaşmış olması gerekli olduğu gibi, çok az ve çarpıcı olması da şarttır. Satırlarla dolu olan resimler, sanat bakımından başarılı afiş sayılmaz, çünkü afiş kısa ve kesin bir ifade tarzıdır.
Radyonun yaygınlaşmasına kadar, afiş çok önemli bir yayın aracı olarak kullanılmıştır. Bugün afişin siyasi önemi gittikçe azalmaktadır. Bununla birlikte 1966 Çin Kültür Devrimi, afişin olağanüstü durumlarda yine politik gayelerle sahneye çıkabileceğini göstermiştir.
Günümüzde afiş genellikle şu iki gaye için kullanılmaktadır :
1) Tiyatro ve sinema gösterilerinin program ve saatlerini belirtmek. Bu durumda afiş, halkın söz konusu bilgiyi kolayca görebileceği yerlere (tiyatroların, sinemaların, resmi dairelerin girişlerine, kalabalık caddelere vb.) asılır.
2) Reklam yapmak.
Bu durumda afiş o konuyla ilgili olan herkese ulaşmak gayesi güttüğünden, daha bol sayıda asılmak, daha çarpıcı, daha canlı olmak gerekir. TV, basın ve radyo gibi öteki reklam yolları ile birlikte kullanıldığından afişli reklam günümüzde oldukça yaygın bir reklam vasıtası haline gelmiştir.
Afişlerde resme yer verilmesi on dokuzuncu yüzyılda litografi tekniğinin gelişmesiyle başlar.
1866 yılından itibaren rengin kullanılabilmesi, daha sonra fotoğrafın ve ofset baskı imkanlarının ortaya çıkışı, afişin bugünkü teknik seviyesine erişmesini sağlamıştır. Afiş de dekoratif san’atlar gibi çeşitli kurallara uymak zorundadır. Mesela; afişte halk tarafından yadırganmayacak bir dil kullanılması, olumsuz tepkiler doğurabilecek şeylerden kaçınılması, konunun açık seçik bir kompozisyonla belirtilmesi şarttır. Konu, renk oyunları, renk çelişmeleri, gölge ve ışık oyunlarıyla seyirciye çarpıcı bir şekilde sunulur.
Türkiye’de afiş sanatı özellikle İkinci Dünya Savaşından bu yana hatırı sayılır bir gelişme göstermiştir.