Ağrı - Türkiye-İran sınırının Ağrı bölgesindeki güvenlik duvarında kullanılan ileri teknolojiyle yasa dışı geçişlerin önüne geçiliyor.
Cumhurbaşkanlığınca Sınır Fiziki Güvenlik Sistemi Projesi kapsamında başlatılan ve İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Genel Müdürlüğü ile Sınır Yönetimi Daire Başkanlığı koordinasyonunda Türkiye-İran sınırının Ağrı bölümünde 2020'de yapımı tamamlanan entegre güvenlik duvarında teknolojiden en iyi şekilde yararlanılıyor.
Sınır duvarı, elektro-optik kuleler, 360 derece hareket ve 40 dereceye kadar aşağı yukarı dönebilme özelliğine sahip termal kameralar, aydınlatma sistemi ve sismik sensörlerle 7/24 gözetleniyor.
Sınır bölgesinde gece gündüz demeden görev yapan güvenlik güçleri, alınan önlemler ve ileri teknolojiden en iyi şekilde yararlanılmasından dolayı düzensiz göçmenler başta olmak üzere PKK'lı teröristler ile insan kaçakçılarının ülkeye giriş ve çıkışları engelleniyor.
Yüksek güvenlikli sınır duvarı Anadolu Ajansı ekibi tarafından dron ile görüntülendi.
Duvar kenarında gece görüşlü, termal özellikli güvenlik kameralarımız var
Vali Osman Varol, gazetecilere, İran'a 87 kilometrelik sınırı bulunan Ağrı'nın özellikle Afganistan'dan gerçekleşebilecek göçlere hedef olan önemli bir kent olduğunu söyledi.
Sınırda çok kapsamlı tedbirler aldıklarını ifade eden Varol, şöyle konuştu:
"87 kilometrelik sınır hattımızın yaklaşık 84 kilometrelik bölümünde modüler sınır duvarı tamamlanmış durumdadır. Sınır duvarımız yaklaşık 3 metre yükseklikte ve üzerinde de bir metrelik jiletli tel bulunmaktadır. Bu sadece bir sınır duvarı değildir. Bu entegre bir sınır güvenlik sistemidir. Sadece duvardan oluşmayan başka birleşenleri olan bir güvenlik sistemidir. Bu duvarın iç tarafında asfalt yolumuz var. Bu 87 kilometrelik sınırın 84 kilometrelik duvarın iç kısmındaki yol dışında ayrıca aydınlatma sistemlerimiz var. Duvarın hemen kenarında güvenlik kameralarımız var. Güvenlik kameralarımızın hem gece görüş hem de termal özellikleri var."
Varol, zorlu coğrafi şartlar nedeniyle duvarın yapılamadığı 1,5 kilometrelik arazide tel uygulamasıyla toprağın içerisine gömülen sismik algılayıcılar bulunduğunu ve bunların üzerinden geçen her canlıyı tespit edebilen çok modern bir sistem olduğunu belirtti.
Bunun üzerine ilave olarak da elektro-optik denilen yerli ve milli olarak ASELSAN tarafından üretilen çok gelişmiş sistemlerin bulunduğunu dile getiren Varol, "Bu elektro-optik kuleler hem uzaktan algılama sistemleri hem de görüntüleme sistemleri içeriyor. Çok yüksek kuleler ve çok yüksek teknolojiler içeriyorlar. Bunlara insan radarı da diyebiliriz. Gözlediği alan içerisinde her türlü canlı hareketini algılayan ve yine bunu algoritmaları vasıtasıyla hangi tür olduğunu belirleyen ve bunu takip eden operatörlere de gerekli ikazları veren çok ileri teknoloji ve çok gelişmiş ve dünyanın birçok ülkesinde bulunması zor olan sistemlerdir." dedi.
Bu yıl 13 bin 800 düzensiz göçmen engellendi
Alınan tedbirler sayesinde yasa dışı göçle mücadelede ellerinin çok güçlendiğini anlatan Varol, şöyle devam etti:
"Sınır duvarımızı 2020 aralık ayında tamamladık. O günden bugüne çok önemli katkısı oldu. Bu yıl içerisinde sınırımızda yaklaşık 13 bin 800 düzensiz göçmen engellendi. Sınırımıza girmeden engellenmesini ifade eden hukuki bir terimden bahsediyoruz. İhlali gerçekleştirmiş olan 2 bin 250 kadar göçmen sınırlarımız içerisinde yakalandı. Bu yakalananlar ve sınırlarımız içerisinde bulunan diğer göçmenlerden 2 bin 60'ı uluslararası hukuka göre resmi işlemleri gerçekleştirilip sınır dışı edildi."
Varol, göçmen kaçakçılarıyla da ciddi şekilde mücadele ettiklerini, bu yıl 87 şüphelinin gözaltına alındığını, bunlardan 23'ünün tutuklandığını ve 23 araca da el koyduklarını bildirdi.
Entegre sınır güvenlik sisteminin tüm birimleriyle devreye girmesinden sonra sınırın çok güvenli hale geldiğini ve bu sistemin tüm sınırlarda tamamlandığında düzensiz göçmen sorununun ciddi anlamda biteceğini düşündüğünü vurgulayan Varol, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yeterli sıklık ve aralıkta sınır karakollarımız var. Bu bölgelerde yeteri kadar sınır güvenlik güçlerimiz var. Bu kadar yüksek güvenlikli bir sınır hattınız olduğunda terör örgütlerinin de sınır hattından içeriye girmesi mümkün olmuyor. Zaten ilimizde de son dönemde terör olayı yok denecek kadar az. Terör varlığı artık vatandaşımız için geçmişte kalan kötü bir anıdır. Geçmişte devletimizin birimlerinin çok uğraştığı ve ciddi mesai harcadığı emtia kaçakçılığı engellenmiş ve neredeyse sıfıra indirilmiş durumdadır. Bu hat aynı zamanda uyuşturucu kaçakçılığı anlamında da çok önemli. Sınır güvenliğinin çok yüksek düzeyde olması bu anlamda uyuşturucu kaçakçılığını ciddi oranda azalttı. En büyük yakalanmalar bölgemizde olmakla beraber devletimizin ve kamu birimlerimizin bu anlamda elini kuvvetlendirmiş oldu."