İSTANBUL - Garanti BBVA'nın, Deniz Temiz Derneği (TURMEPA) işbirliğiyle deniz kirliliğini azaltmak ve önlemek amacıyla Marmara Denizi'nde başlattığı "Mavi Nefes Projesi" başta plastikler olmak üzere deniz çöplerinin toplanmasına ve deniz ekosisteminin korunmasına katkı sağlıyor.
Bankadan yapılan açıklamaya göre, sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında iklim kriziyle mücadeleyi önceliklendiren Garanti BBVA'nın başlattığı proje kapsamında Eylül 2021-Haziran 2024 döneminde Marmara Denizi, Adrasan ve Van Gölü'nde yaklaşık 200 bin kişinin günlük üretimine eşit 230 ton katı ve sıvı atık toplandı.
Marmara Denizi'nde iki adet katı atık, Van'da bir adet katı ve sıvı atık ve Göcek'te bir adet sıvı atık toplama teknesi uygun olan atıkların geri dönüşüme kazandırılması için çalışmalar devam ediyor.
Projenin eğitim ayağında ise deniz temizliği konusundaki farkındalığı artırmak amacıyla ortaokul öğrencilerine ve öğretmenlerine denizlerin önemi, deniz ekosisteminin korunması ve sürdürülebilir su kaynakları için bireysel sorumluluklar konularında eğitimler veriliyor. Mavi Nefes Eğitim Otobüsü ve çevrim içi eğitimlerle 3 yıl boyunca 8 ilde yaklaşık 80 bin öğrenciye ulaşıldı.
Garanti BBVA ve TURMEPA, 2024'ten itibaren Mavi Nefes Projesi'ni denizleri temizleme çalışmalarının ötesine taşıyarak, denizlerdeki biyoçeşitliliğin korunması ve deniz ekosisteminin rehabilite edilebilmesi için uzun soluklu bilimsel koruma ve izleme çalışmalarını da başlattı.
Artan sıcaklık denizlerdeki yaşamı ve biyoçeşitliliği tehdit ediyor
Açıklamada görüşlerine yer verilen Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, denizlerin karşı karşıya kaldığı tehlikelerin başında deniz kirliliği ve artan su sıcaklığı geldiğini belirtti.
Baştuğ, şu ifadeleri kullandı:
"TURMEPA'yla birlikte üç yıl önce hayata geçirdiğimiz Mavi Nefes Projesi'yle güneş ışınlarının, aldığımız iki nefesten birini sağlayan denizdeki canlılara ulaşmasını engelleyen, deniz çöplerini topluyor, bu atıkları mikroplastiğe dönüşmeden denizlerden uzaklaştırarak deniz ekosisteminin sağlığını koruyoruz. Ayrıca yüzey temizliği yaptığımız Marmara Denizi, Adrasan ve Van Gölü'nde başta plastikler olmak üzere deniz çöplerinin geri dönüşüme gönderilmesine katkı sağlıyoruz. Artan sıcaklık ise denizlerdeki yaşamı ve biyoçeşitliliği tehdit ediyor. Bu nedenle, projemizi temizleme çalışmalarının ötesine taşıyarak denizlerdeki biyoçeşitliliğin korunması ve deniz ekosisteminin rehabilite edilebilmesi için uzun soluklu bilimsel koruma ve izleme çalışmalarını da başlattık."
Saros ve Göcek'te deniz çayırları ve mercanların mevcut durumunun tespiti, korunması ve deniz çayırı ekimi çalışmalarını yürüteceklerini aktaran Baştuğ, özellikle Saros'ta yapılacak çalışmaların müsilajın etkilerinin Marmara'dan dışarıya çıkmasını önlemeye, koruma çemberini güçlendirmeye ve Marmara'yı beslemeye destek vereceğini kaydetti.
Garanti BBVA'yla birlikte kalıcı bir çözüm modeli götürüyoruz
TURMEPA Yönetim Kurulu Başkanı Şadan Kaptanoğlu da üç yıl önce Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinasyonunda Marmara Denizi'nde başlattıkları Mavi Nefes yolculuğu, önce Adrasan'a, ikinci yılında Van Gölü'ne, bu sene ise Saros Körfezi ve Göcek'e uzandığı bilgisini paylaşarak, şu bilgileri aktardı:
"Proje kapsamında Marmara'da sıfır atık mavi hedefiyle yürüttüğümüz atık toplama ve eğitim çalışmalarımızla elde ettiğimiz kazanımları şimdi ülkemizin en hassas korumaya ihtiyaç duyan bölgelerinde yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. TURMEPA olarak kuruluşumuzdan bu yana odağımızda olan Saros Körfezi ve Göcek'e yine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinasyonunda bu kez Garanti BBVA'yla birlikte kalıcı bir çözüm modeli götürüyoruz. Bu iki bölgede, deniz çayırları ve mercanların korunması, izlenmesi ve ekiminin yanı sıra bölge halkında farkındalığı artıracak çalışmalarla uzun yıllardır devletimiz ve yerel yönetimlerin yürüttüğü koruma faaliyetlerine önemli bir katkıda bulunmuş olacağız."
Mavi Nefes ile denizlerdeki kirliliğin önüne geçerken aynı zamanda iklim değişikliğine karşı hassas olan bu bölgeleri dirençli hale getirmeyi amaçladıklarına vurgu yapan Kaptanoğlu, Mavi Nefes ile üç denizde de sürdürdükleri temizlik, koruma ve farkındalık çalışmalarını dünyaya karşı sorumlulukları olarak gördüklerini ifade etti.