X

Kaspersky'den vefat sonrası dijital yaşam üzerine araştırma

Kaspersky Web İçerik Analizi Uzmanı Anna Larkina:
- "Katılımcıların önemli bir kısmı, çalınan kimliklerin kullanıcılar veya sevdikleri için büyük kişisel sorunlara yol açabileceğinin farkında. Bu riskler göz önüne alındığında, gizliliği artıran ve dijital kimlikleri koruyan proaktif önlemler almak akıllıca oluyor"

04.09.2024 - 11:48

İSTANBUL - Kaspersky, vefat sonrası dijital yaşam üzerine "Heyecan, Batıl İnanç ve Büyük Güvensizlik - Küresel Tüketicilerin Dijital Dünya ile İlişkisi" adlı araştırmasını yayımladı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, araştırmanın anketine katılanların yüzde 61'i, ölen kişilerin kimliklerinin, kimlik hırsızlığına karşı özellikle savunmasız olduğuna inanıyor.

Kepios tarafından gerçekleştirilen "Dijital 2024 Küresel Genel Bakış Raporu"a göre, internet kullanıcılarının yüzde 95'i her ay sosyal medyayı kullanıyor ve Temmuz 2023 ile Temmuz 2024 arasında 282 milyon yeni kullanıcı, platformlara katıldı. Daha fazla insanın çevrim içi etkileşimde bulunması ve dijital izlerinin genişlemesiyle, gizlilik, miras ve dijital kimliklerin etik kullanımıyla ilgili endişeler giderek daha önemli hale geliyor.

Kaspersky'nin araştırmasındaki katılımcıların yarısından fazlası (yüzde 69), vefat eden kişilerin çevrim içi varlıklarının yapay zeka kullanılarak yeniden oluşturulabileceği konusunda hemfikir. Buna yönelik tutumlar ise farklılık gösteriyor. Katılımcıların yüzde 42'si fotoğraflar, videolar veya diğer hatıralar aracılığıyla artık hayatta olmayan birinin dijital kimliğinin oluşturulmasının kabul edilebilir olduğunu düşünürken, yüzde 27'lik bir kesim buna karşı çıkıyor. Bu durum, dijital dünyada gizlilik ve saygı konularındaki çözülmemiş sorunları gözler önüne seriyor.

Katılımcıların yüzde 70'i, vefat eden kişilerle ilgili görüntülerin veya hikayelerin, onların yakın çevreleri için üzücü olabileceğinden emin. Bununla birlikte, tüketicilerin yüzde 49'u, belirli bir kişiyle ilgili olarak çevrim içi yayınlanmış her görüntü, video veya ses kaydını bulmak için bir zaman sınırı olmaması gerektiğini belirtiyor.

Tüketicilerin ölüm sonrası dijital izlerini kontrol altına almak için alabilecekleri tek önlem, vasiyetlerine talimatlar eklemek oluyor. Katılımcıların yüzde 62'si, çevrim içi varlığı olan herkesin, verileri ve sosyal medya hesaplarıyla ne yapılması gerektiğini vasiyetlerinde belirtmesi gerektiğine inanıyor.

Dijital ayak izini yönetme, göz ardı ediliyor

Açıklamada görüşlerine yer verilen Kaspersky Web İçerik Analizi uzmanı Anna Larkina, bir kişinin dijital ayak izini yönetme konusunun günlük çevrim içi faaliyetlerde genellikle göz ardı edildiğini belirtti.

Anket sonuçlarının kritik bir noktayı vurguladığını aktaran Larkina, "Katılımcıların önemli bir kısmı, çalınan kimliklerin kullanıcılar veya sevdikleri için büyük kişisel sorunlara yol açabileceğinin farkında. Bu riskler göz önüne alındığında, gizliliği artıran ve dijital kimlikleri koruyan proaktif önlemler almak akıllıca oluyor. Böylece, bireyler çevrim içi varlıklarının her durumda güvenli kalmasını sağlayabilir." değerlendirmesinde bulundu.

Kaspersky uzmanları, kullanıcıların gizliliğini güçlendirmek için modern bir güvenlik çözümü kullanmasını, uygulamaların hangi kişisel verileri işlediğini izlemesini ve gerektiğinde veri toplamayı sınırlandırmayı kolaylaştırmasını öneriyor.

İşletim sisteminin, tarayıcı ve tüm güvenlik yazılımlarını güncel tutmada fark yaratacağını, güncellemelerin genellikle istismar edilebilecek güvenlik açıkları için yamalar içerdiğini hatırlatan uzmanlar, tüm çevrim içi hizmetlerin hangi verileri topladıklarını ve bunları nasıl kullandıklarını açıkça belirtmediğinden, çevrim içi gizlilik denetleyicisinin talimatlarını izleyerek paylaşılan bilgi miktarını sınırlama tavsiyesinde bulunuyor.