X

ETSO'da, 'Verimlilik analizi' çalıştayı

21.04.2024 - 15:14

Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası'nda (ETSO), ''Devlet Destekleri Kapsamında Projesi Kabul Edilen Firmalara Yönelik Verimlilik Analizi'' konulu bir çalıştay düzenlendi.

Erzurum - ETSO Yönetim Kurulu Salonu'nda Genel Sekreter Yardımcısı Hakan İnanlı moderatörlüğünde gerçekleştirilen çalıştaya; Erzurum Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi (ABİGEM) Direktörü İrfan Uzar, ETSO KOSGEB Temsilcisi Edanur İspirli ve firmaların yetkilileri katıldı. Bölgesel destek ve teşviklere yönelik değerlendirmelerin yapıldığı çalıştayda firma yetkilileri, teşvik ve desteklerinden yararlanma süreçlerinde karşılaştıkları sorunları dile getirdiler.

Özakalın; "Sorunların takipçisiyiz"

Söz konusu çalıştayın öneminden söz eden ETSO Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Saim Özakalın, bölgedeki yatırımcıların, devletin farklı kurumlarının sağladığı teşvik ve desteklerden faydalanırken karşılaştıkları sorunları yakından takip ettiklerini belirtti. Yatırımcıların sorunlarına çözüm bulunması amacıyla Oda olarak çeşitli çalışmalar yürüttüklerini vurgulayan Başkan Özakalın, ''Devlet Destekleri Kapsamında Projesi Kabul Edilen Firmalara Yönelik Verimlilik Analizi'' konulu çalıştayın da bu çalışmaların önemli bir ayağını oluşturduğu kaydederek, sorunların en kısa sürede çözümü için hazırlanan raporu ilgili kişi ve kuruluşlara ulaştıracaklarını söyledi.

ETSO'daki toplantı sonrası hazırlanan çalıştay raporunda sorunlar ve çözüm önerileriyle ilgili şu ifadelere yer verildi;

Kalkınma Ajansları tarafından sağlanan geri ödemeli desteklerde KUDAKA'nın sadece bir katılım bankası ile çalışıyor olması nedeniyle teminat mektubu temini konusunda problemler yaşanmaktadır. Alternatif bankalar ile protokollerin imzalanması finansmana erişimi kolaylaştıracaktır.

İlimizde TKDK, KUDAKA, KOSGEB tarafından sağlanan desteklerden yararlanan işletme sayısı yetersiz düzeydedir. Gerek ilgili kurumlarımızla gerekse paydaşlarımızla Odamız bünyesinde birçok bilgilendirme toplantısı düzenlenmiştir. Bunlar artarak devam edecektir.

KOSGEB'in İşletme Geliştirme Destek Programı kapsamında sunmuş olduğu Nitelikli Personel Desteğinin şartları zorlaşmıştır. Sanayide Nitelikli Eleman Desteği olarak güncellenen bu programda destek üst limiti ve personelin öğrenim durumu ile ilgili şartlarda iyileştirmeler olsa da sadece öncelikli teknoloji alanları tablosunda yer alan orta yüksek ve yüksek teknolojiye sahip işletmelerin başvurabilmesi kısıtı hedef kitleyi daraltmaktadır. Yine nitelikli eleman desteklerinde ilave olarak bu personellerin istihdam edileceği alanlarda mesleki bilgi ve tecrübelerini geliştirmeleri adına personel eğitimi destekleri de olmalıdır. Çünkü bu alana yapılan harcamalarda işletmeler için ilave maliyet yükü getirmektedir.

İmalatçı işletmelerin üretmiş olduğu ürünleri öncelikle Doğu Anadolu Bölgesi ve ülke geneline satışını gerçekleştirmelerinden dolayı yüksek tutarlarda ulaşım/nakliye maliyetlerine katlanmaktadırlar. Bununla birlikte işletme giderleri kapsamında artan kira maliyetleri, vergi ödemeleri, SGK primleri, hammadde ve malzeme giderleri işletmeler için önemli bir gider kalemini oluşturmaktadır. Bu kapsamda ilimizin de 6. Bölge Teşvikleri kapsamına alınması üretimin ve istihdamın artması için oldukça önem arz etmektedir.

Medikal sektöründe faaliyet gösteren işletmelerde maliyetler yüzde 150 oranında artmasına rağmen bu artış ürünlere yansıtılamamaktadır. Bu durumda desteklerden yararlanma durumu olsa da maliyet artışı ve bunun ürün fiyatlarına yansıtılamaması ciddi oranda külfet oluşturmaktadır. Öneri olarak ilaç piyasasında olduğu gibi satın alımlarda döviz kurunun belli bir oranda sabit tutulması maliyetleri düşürme adına faydalı olacaktır.

Katma değer üreten, istihdam sayısı oldukça yüksek olan, makine ekipman alt yapısı güçlü olan, tüm yasal mevzuatlara uygun bir şekilde faaliyet gösteren ve üretim kapasitesi yüksek olan işletmelerin mevcutta yararlandığı desteklerin geri ödemeli ve yapılan yatırım tutarının oldukça altında olması desteklerin yeterli olmadığını göstermektedir. Yapılan harcamaların karşısında alınan destekler çok küçük rakamlar olarak karşımıza çıkmaktadır. İvedilikle destek üst limitlerinin artırılması gerekmektedir. TKDK desteklerinde kırsal alan şartı kapsamı daraltmaktadır. 1 ve 2. Organize Sanayi Bölgesinin kırsal alan kapsamında değerlendirilmesi burada faaliyet gösterecek sanayiciler için TKDK'nın açılacak çağrılarına başvurulması hususunda önemli bir gelişme olacaktır.

Destek başvurusu kabul edilen firmaların takibinin sağlanması gerekmektedir. Bu süreçte yaşanan sıkıntılar varsa gerek ilgili işletme ve kurum tarafından çözüm önerile geliştirilebilir.

Ticaret Bakanlığı tarafından sağlanan fuar desteklerine sadece tüzel kişi işletmeler başvurabilmektedir. Gerçek kişi işletmeler başvuramamaktadır. KOSGEB'in yurt içi fuar desteklerinde ise tüm fuarlar destek kapsamına alınmamaktadır. TOBB tarafından yayımlanan Yıllık Yurt İçi Fuar Takviminde yer alan fuarların KOSGEB destek kapsamına alınması uygun olacaktır.

Üretim ve ticareti gelişmiş diğer bölgeler ile rekabet edebilmek için bölgemize has ayrıcalıklı teşvik sisteminin olması gerekmektedir. Bu nedenle ilimiz ve bölgemizin rekabet gücünün artırılabilmesi için 6. Bölge kapsamına alınması uygun olacaktır.

Proje teklif çağrıları yayınlandıktan sonra başvuru sürecinin ardından değerlendirme süreçlerinin çok uzun olması; enflasyon farkı ve döviz kurunda meydana gelen artışlardan dolayı teklif alınan fiyat ile faturalandırılan fiyat arasında farkı artırmaktadır. Bu durumda işletmeler alacağı desteğin çok üzerinde bedel ödemektedir. Değerlendirme süreçlerinin kısaltılması döviz kurundan kaynaklanan farkları azaltacaktır. Bunun yanında makine ekipman tedarikçileri açılan proje teklif çağrılarını görünce fiyat artışı uygulamasına geçmektedirler. Bu durumunda önüne geçilmesi gerekmektedir.

Kamu desteği veren kurum ve kuruluşlar, üniversiteler, STK'lar kollektif bir ruhla çalışmalı ilimize ve bölgemize yönelik yapılan yatırımların, verilen desteklerin analizi yapılmalarak daha yüksek ve verim alınabilmesi noktasında paydaşlar birlikte hareket etmelidirler.

Erzurum'un bölgede lojistik merkezi haline getirilmesi lojistik merkezin işlevselliğinin artırılması için gerekli çalışmalar yürütülmelidir. Sanayi, ticaret, turizm ve istihdamın sürekli bir artışının sağlanabilmesi için hızlı tren hattının ilimiz üzerinden geçmesi, uçak seferlerinin sayısının artırılması ve makul fiyatlara getirilmesi büyük önem arz etmektedir.

Destek programlarının uygulama sürecinde birçok işlemin online olarak yapılmasından dolayı bu işlemlere hakim olamayan işletmeler sıkıntı yaşamaktadır. Destek veren ilgili kurum personelinin destek alacak işletme sahibine bu konuda destek vermesi beklenmektedir.

İş Sağlığı ve Güvenliği Sistemi, Sanayi Sicil Belgesi, Kapasite Raporu gibi belgeler herkes için zorunlu hale getirilerek rekabette eşitlik sağlanmalıdır.

İŞKUR'un sağlamış olduğu personel teşviklerin kapsamı daha da genişletilmelidir. Önceki sistemde personel sayısına göre part time da olsa tam zamanlı da olsa 1 personel olarak kabul edilip yüzde 30 oranında destek alınabiliyordu. Sonrasında değişen yönetmeliğe göre her 30 günü 1 çalışan olarak kabul ediliyor. Bu durum işletmeleri olumsuz yönde etkilemektedir.

İşletmelere yönelik verilen desteklerde işletme maliyetleri de göz önünde bulundurularak özellikle enerji, kira, hammadde ve malzeme maliyetlerine yönelik desteklerde sağlanmalı ve bu desteklerinde kontrolünün sağlanacağı bir mekanizma geliştirilmelidir. Yükselen işletme maliyetleri firmaların kar marjını düşürmektedir.

İşletmelerin ürün ve hizmetlerini sunacağı Pazar ortamının oluşturulması gerekmektedir. Yerel üreticilerden satın alımlar teşvik edilmelidir.

Mevcut durumda OSB'lerde faaliyet gösteren işletmeler teşvik ve desteklerden etkin bir şekilde yararlanabilirken bunun dışında kalan işletmeler sınırlı oranda desteklerden yararlanmaktadır. Bu sınırlar aşılmalıdır. Şu anda süt ve süt ürünleri imalatı yapan işletmeler bu sınırlara tabi değildir. Buna tüm sektörlerde imalat yapan sanayi işletmeleri de dâhil edilmelidir. İlimizin 6. Bölge Teşvikleri kapsamına alınması ile bu sorunlar ortadan kalkacaktır. Yine TKDK destekleri sadece kırsal alana değil tüm şehre yayılması gerekmektedir. Eğer mevzuat açısından bu durum uygun olmazsa KOSGEB, KUDAKA aracılığıyla bu destekler kullandırılmalıdır.

Yerel ve ulusal yatırımcıların büyük ilgi gösterdiği 2. OSB 3. Etap alanda arsa tahsisleri büyük ölçüde tamamlandı. Yaklaşık 260 yatırımcı daha 3. Etap alandan arsa tahsisi talep ediyor. Mevcut durumda bu taleplerin karşılanması mümkün değil Yatırımcılarımızın yoğun arsa taleplerinin karşılanması için tek çözüm yolu; 3. Etap alanın ön kısmında bulunan Milli Savunma Bakanlığı'nın tasarrufundaki 1,5 milyon metrekarelik alanın da 2. OSB'ye tahsis edilmesidir. Bu konuda en kısa sürede sonuç alınması, Erzurum'un sanayileşmesi anlamında hayati önem taşıyor.

Devletimizin sunmuş olduğu destekler üretim miktarlarında artış sağlamaktadır. Bu durumun avantajları olduğu kadar dezavantajları da bulunmaktadır. Teknolojik alt yapının güçlenmesi iş gücü sayısını azaltmakta 10 personelin yapacağı iş artık 2 kişi ile de yapılabilmektedir. Bu durum gelecekte işsizlik sorununu artıracağından dolayı gerekli önlemler alınmalıdır.

Mevcut durumda destek miktarları günümüz koşullarına göre oldukça yetersiz kalmaktadır. Verilen destekler harcama rakamlarının çok altında kaldığından işletmeler destek üst limitlerinin artırılmasını beklemektedirler.

Kredi temininde yaşanan sıkıntılar işletmeler için finansal anlamda darboğazlar oluşturmaktadır. Ayrıca banka sürecindeki prosedürlerin uzun olması başvuruları zorlaştırmaktadır. İşletmeler bankalardan teminat mektubu veya kefalet mektubu alma noktasında prosedürlerden dolayı sıkıntı yaşamaktadırlar.

İşletmelerin tanıtımına öncülük edilmeli ve tanıtım giderleri için de bütçe ayrılmalı. Bu kapsamda KOSGEB'in marka tescil belgesi olan işletmelere sağladığı tanıtım giderleri destek kapsamında iken daha sonra yürürlükten kaldırılmıştır bu ve buna benzer desteklerin tekrar verilmesi büyük önem arz etmektedir.

Kamu kurum ve kuruluşları malzeme temininde öncelikli olarak ilimizde yer alan yerel üreticileri tercih ederek destek olmalıdır. Kamu kurum ve kuruluşları ve iş dünyası birlikte hareket etmelidir.