İSTANBUL - Altınbaş Üniversitesince Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla kadın emeğinin konu edildiği sergi gerçekleştirildi.
Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, sergide geçmişten bugüne kadın emeğini temsil edecek heykeller, 100-150 yıllık el yapımı işlemeler, dokuma işleri, resim ve fotoğraf gibi sembolik ürünler sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
Üniversitenin Güzel Sanatlar Fakültesi tarafından düzenlenen sergi açılışı sonrası Sanatçı Şükran Moral'ın konuk olduğu "Çağdaş Sanatta Kadın Temsili Üzerine" adlı söyleşi gerçekleşti.
Söyleşide özellikle sanat tarihinde kadın sanatçıların ne kadar az temsil edildiğine, uğranılan ayrımcılığa ve hala daha devam eden sorunlara değinilerek kadınların sanattaki temsili konusunda problemler masaya yatırıldı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Sanatçı Şükran Moral, performanslarında aslında hayatta en korktuğu konulara işaret ettiğini belirterek, "Aklını kaybetmek beni çok korkutur. Yıllar önce Bakırköy Akıl Hastalıkları Hastanesi'nin kadın bölümüne girerek yaptığım röportajlarda buna dikkat çekmek istedim. 30 yıldır orada olan ve neden orda olduğunu bilmeyen kadınlar vardı." ifadelerini kullandı.
Sanatta kadının temsili konusunda hala problemler var
Sanat tarihçisi ve Altınbaş Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Fırat Arapoğlu da hala kadın sanatçıların sayısındaki azlık ve kadınların sanattaki temsili konusunda problemler olduğuna dikkati çekerek, şu görüşleri kaydetti:
"Kadın sanatçıların sanatta ne kadar az temsil edildiğini, bu konuda tarih içerisinde ne kadar ayrımcılığa uğradıklarını masaya yatıracağız. Uzunca bir süre resim, heykel, mimarlık gibi başat alanlarda hep erkek üretim olarak kodlandırıldı. 1990'larla birlikte kadın sanatçıların sayısında belli oranda artışa tanık olduk ve onlar uluslararası arenada bizi çok iyi temsil eden işlere imza attılar. Fakat hala kadınların sanatta, akademide ve toplumsal hayatın tüm alanlarında temsiliyeti konusunda problem olduğunu düşünmekteyiz. O yüzden bu konuyu ne kadar görünür kılıp farkındalık oluşturursak o kadar başarılı olabileceğimizi düşünüyorum." açıklamalarında bulundu.
Prof. Dr. Nurcan Perdahçı da kadının her zaman hak mücadelesi verdiğinin altını çizerek, "Sergimiz büyük ilgi çekti. Sanatın yaygınlaşması ve o ruha sahip birkaç kişi tarafından da yayılması biraz emek isteyen bir kültür olayıdır. Aslında kadının çok önemli konumlarda olduğu bir tarihe sahip coğrafyada yaşıyoruz. Ve bu coğrafyada Gazi Mustafa Kemal Atatürk de Türkiye Cumhuriyetini kurdu ve kadına gelişmiş pek çok ülkeden daha önce seçme ve seçilme hakkını tanıdı. Bugün geldiğimiz noktada maalesef hala daha cam tavanlar, cam asansör gibi kavramların genel geçer bir durumda olduğu, her gün bir kadının öldürüldüğünü duyduğumuz bir süreçteyiz." değerlendirmesini yaptı.