AK Parti Elazığ Milletvekili Prof. Dr. Erol Keleş ve AK Parti İl Başkanı Şerafettin Yıldırım ile beraberindeki heyet, Eti Krom AŞ'ye ait maden sahalarında 13 gün önce haklarının iyileştirilmesi talebiyle iş bırakma eylemi başlatan işçilere destek ziyaretinde bulundu.
Elazığ - Elazığ'ın Alacakaya ilçesinde bulunan Eti Krom Yıldırım A.Ş'ye ait maden ocaklarında çalışan işçiler, çeşitli haklar talep ederek isteklerinin yerine getirilmesi için yönetime süre tanımasının ardından eylem başlattı ve eylem yapan işçilerle iki gün önce bir araya gelen ve taleplerini dinleyen Eti Krom AŞ'nin sahibi Ali Rıza Yıldırım, ''Yarın herkesi kapının önüne koyarım'' derken işçi de, ''İş sizin işiniz'' deyince, ''Cevap verme bana. Ben sana söz hakkı verince konuşacaksın. Ben burayı sıfır yaparım, yarın da kapıya kilidi vururum. Burası devlette kilitliydi. Para da kazanmıyordu para da kaybetmiyordu. Ben burayı aldım, bu hale getirdim" söylemleri tepki topladı. Yaşanan bu olaylar sonrası AK Parti Elazığ Milletvekili Prof. Dr. Erol Keleş ve AK Parti Elazığ İl Başkanı Şerafettin Yıldırım ve beraberindeki heyet, Eti Krom AŞ'ye ait maden sahalarında çalışan işçileri ve 13 gün iş bırakma eylemine başlayan işçilere destek ziyaretinde bulundu. Burada işçi ve işçi temsilcileri ile bir araya gelen heyet, sorunları ve taleplerini tek tek dinledi. Ardından basın açıklaması yapan Milletvekili Keleş ve İl Başkanı Yıldırım, yaşanan olaylar ile alakalı üzerlerine düşen gerekli görevi yerine getireceklerini belirtti. Ayrıca, Eti Krom AŞ'nin sahibi Ali Rıza Yıldırım'ın kullandığı cümleleri kesinlikle tasvip etmediklerini kaydetti.
"Bir sermaye sahibi olmak hiçbir zaman üstten konuşmaya, bu şekilde aşağılayıcı tarzda konuşmalara sebebiyet verecek bir durum değildir"
Süreci yakından takip ettiklerini ifade eden Milletvekili Prof. Dr. Keleş, "Bu süreç artık biraz siyasi boyuttan da çıktı. burada şunu da görüyoruz tüm siyasi partilerden arkadaşlarımız buradalar. Sizlerle beraber oluyorlar, fikirlerini sunuyorlar. Onu da takip ediyor, değerlendiriyoruz ama şunu ifade etmem gerekir ki, bir kere yalnız değilsiniz. Haklı davanızda her zaman sizin yanınızda olmaya devam ettik, bundan sonraki süreçte de sizlerin yanında da mutlaka olacağız. Şuna da dikkat etmek lazım, hiçbir zaman haklıyken haksız duruma düşmemeniz lazım. Yaşanan şeyleri tasvip etmiyoruz. Çünkü o gün oradaki konuşmalar basına yansıyan kısımlar, gerçekten sadece Elazığ'ı değil Elazığ'ın dışına da taştı. Orada o konuşma o üslubun doğru olmadığını düşünüyoruz. En azından hepimiz insanız, insana nasıl davranılması gerektiğini biliyoruz. Bir sermaye sahibi olmak hiçbir zaman üstten konuşmaya bu şekilde aşağılayıcı tarzda konuşmalara sebep bir durum değildir. Dolayısıyla oturup konuşabiliriz, uzlaşabiliriz. Mutlaka sizin dediğinizin hepsi olacak diye bir şey yoktu, aynı şekilde karşı taraf için de öyle ama uzlaşıcı, orta yolu bulucu bir üslup olması gerekirdi. Maalesef bir talihsizlik oldu ve ben bunu bu şekilde yorumluyorum. Eminim ki karşı taraf da böyle bir konuşmayı yapmamalıydım, böyle konuşulmaması gerekirdi, diye düşünüyordur. Bu konuşmaların dışında ucu farklı yere giden söylemler oldu. Bu söylemleri ispatlamakla söyleyen kişiler yükümlüdür. Dolayısıyla da bunun da biz takipçisi olacağız. Eğer böyle bir şey varsa, böyle bir şey konuşuluyorsa açık açık bunun kim olduğunu, kimlerin yaptığını hangi siyasi görüşün böyle bir şey içerisine girdiğini de söylemekle yükümlüdür. Şunu ne söyleyeyim. Burada sessiz bir eylem yapıyorsunuz ve bugün 13. gününde ben bu eylemin olumlu sonuçlanacağına inancım tam. Orta yol bulunacaktır. Bundan sonraki süreçte artık biz takip edeceğiz. Bu takip sadece il bazında aynı zamanda Ankara boyutunda olayın bütün boyutları değerlendiriliyor, gerekli yerlere iletiliyor ve gerekli şekilde uyarılar yapılıyor" dedi.
"Görebildiğimiz ve anlayabildiğimiz kadarıyla biraz geri adım var"
İnsani duygularla farkındalık oluşturmak ve saflarının belli olması için işçileri ziyaret ettiklerini belirten AK Parti İl Başkanı Şerafettin Yıldırım ise "Sermaye sahiplerinin yaptığı yatırımları görmezden gelemeyiz ancak en önemli ve kırmızı çizgimiz çalışan kardeşlerimizi hiçbir şekilde yok sayarak ve bu tür davranış kalıplarını asla ve kata tasvip etmiyoruz. Biz bunun iyileştirmesini yaparken de diyalog kapılarını mutlaka açık bırakacağız. Çünkü öncelikle işçilerin ekmeği. Bir şeyi de net söyleyeyim. Ne ben ne de siyasi vekillerimiz şov yapmaya asla gelmedik. İnsani duygularla farkındalık oluşturmak ve safımız belli olsun diye sizlerin yanına geldik. Biz daha ' Asarız, keseriz ve biçeriz' tarzında çok büyük cümleler de kurabilirdik. Öyle bir şey yok. Mutlaka ve mutlaka bunu çözüm odaklı yaklaşımlarla çözülmesini arzu ediyoruz. Ben, vekilim ve burada olmayan vekillerimizin düşünleri hepsi aynı" şeklinde konuştu.
Öte yandan bir muhabirin kendisine yöneltilen, "Milletvekillerine 3 tane aylık veriyorum gidiyorlar" sorusuna cevap veren Milletvekili Keleş, "Bunu şiddetle kınıyoruz. Böyle bir söylem, böyle bir tavır. Bir kere üsluba çok dikkat etmek lazım, hepimiz insanız. Bir sermaye sahibi olmak, insanlara bu şekilde davranmak için bir sebep değildir, olmamalıdır. Bunu kesinlikle kınıyoruz. Siyasiler için kullanılan bu lafın da takipçisi olacağız. Eğer bunu söylüyorlarsa mutlaka altını doldursunlar. Kimi alıyormuş, kim yapıyormuş bunu ada açıkça kalksın cevabını versin. Bunu bir talihsiz açıklama olarak düşünüyoruz. Hukuki boyutunda da ne gerekiyorsa onların da takipçisi olacağız. Ama bu söylemlerin kesinlikle ve kesinlikle bu şekilde olmaması gerekiyordu. Hele ki bu fabrikanın sahibi olan bir kişinin bu söylemlerde ağzından çıkan her lafa dikkat etmesi gerekiyor ve bunun da mutlaka cevabını vermesi gerekir diye düşünüyoruz" diye konuştu.