Akbank İhracatçı Buluşmaları Bursa'da devam etti

İSTANBUL - Türkiye'nin sürdürülebilir büyümesine verdiği destek kapsamında ihracatçılar ile duayenleri buluşturan Akbank İhracatçı Buluşmaları'nın ikincisi Bursa'da gerçekleştirildi.

Akbank'tan yapılan açıklamaya göre, etkinlikte, Türkiye ve dünyadaki ihracatı etkileyen dinamikler, gelişmeler ve fırsatlar paylaşıldı.

Gazeteci Hakan Güldağ moderatörlüğünde, Akbank Ticari Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Tugal, Akbank Başekonomisti Fatma Melek, Dünya Gazetesi Araştırma Direktörü ve Arel Üniversitesi Öğretim Üyesi Bader Arslan ve FCI'nın Orta ve Doğu Avrupa ile Orta Doğu'dan sorumlu Direktörü Betül Kurtuluş'un panelist olarak katıldığı toplantı, ihracatçılar tarafından büyük ilgi gördü.

Akbank Ticari Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Tugal, toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin geleceğine inandıklarını, ülkenin hak ettiği ihracat atılımını hep birlikte başaracaklarını kaydetti.

İkincisini Bursa'da düzenledikleri bu toplantıları ülkenin dört bir yanında düzenleyerek tüm ihracatçılara ve yarının potansiyel ihracatçılarına ulaşmayı hedeflediklerini aktaran Tugal, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye ekonomisinin büyümesinin itici gücü olan ihracatı desteklemek için Akbank üzerine düşeni yapmaya devam ediyor. Bu sene başında ihracatçılarımızın ihtiyaç duyabileceği birçok konuyu barındıran İhracatçının Gücü Paketi'nin tanıtımını yaptık. Paket çok ses getirdi, 2 bine yakın ihracatçımıza yaklaşık 36 milyar TL tutarında finansman desteği sağladık. Mevcut dış ticaret müşterilerimizin yanı sıra yaklaşık 2 bin 500 ihracatçı ve 2 bin 100 ithalatçı firmamız, paketin avantajlarından faydalanarak bankamızla çalışmaya başladı."

Akbank'ın ihracatçılara yönelik ürün, hizmet ve çözümlerini paylaşan Tugal, "Halen ağırlıklı açık hesap/mal mukabili satış yapan ihracatçılarımızın alacak tahsil riskini minimize etmek ve aynı zamanda ihracatçılarımızın işletme sermayesi taleplerini karşılamak için ihracat faktoringi konusunda da destek veriyoruz. Türkiye'nin ihracata dayalı büyüme modelinde 'dış ticaret deyince ilk akla gelen banka olma' hedefiyle ilerleyerek müşterilerimize A'dan Z'ye ihtiyaç duydukları her türlü desteği sağlamaya devam edeceğiz. Mevcut ihracatçılarımızın yanında ihracata yeni başlayacak firmalarımıza bilgi ve danışmanlık hizmeti sunarak uluslararası rekabetçi piyasalarda onları cesaretlendirmeye çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.

Çin-ABD ticaret savaşı 10 yıl gündemimizi domine edecek

Akbank Başekonomisti Fatma Melek de küresel ekonomiye hakim olan ticaret dinamikleri, Türkiye'nin bu ortamda kendisini nasıl konumlandıracağı, Çin-ABD ticaret savaşı ve artan korumacılık eğilimleri gibi konulara değindi.

Burada teknoloji ve inovasyon alanındaki güç savaşının öne çıktığını belirten Melek, şunları kaydetti:

"Dolayısıyla kısa vadeli çözümler gelse de bu konular önemli ve müzakereler çok uzun süre devam edecek görünüyor. Bir süper güç ile yükselen diğer bir süper güç arasındaki fikir ayrılıkları, muhtemelen önümüzdeki 10 yılda gündemimizi domine edecek. Diğer taraftan, dünyada üretim yapısı ve süreçleri de değişiyor, yeni bir dönüşüm yaşanıyor. Üretim süreçlerinde teknolojinin daha yoğun kullanımı, Endüstri 4.0 ve hızlanan küresel rekabet önemini her geçen gün daha da artırıyor. Bu süreçte Türkiye'nin, ihracat sektörü başta olmak üzere, uluslararası düzeyde rekabetçiliğini koruyacak ve geliştirecek stratejiler geliştirmesi önem arz ediyor. Bu da bütüncül bir yaklaşım gerektiriyor."

Gazeteci Hakan Güldağ da teknolojinin gelişmesiyle KOBİ'lerin ihtiyaçlarının hem nitelik hem biçim değiştirdiğini, şimdi KOBİ'lerin dünyanın her yerindeki müşterilerine ulaşması için yepyeni imkanlar bulunduğunu bildirdi.

ABD-Çin ticaret savaşını avantaja çevirebiliriz

Dünya Gazetesi Araştırma Direktörü ve Arel Üniversitesi Öğretim Üyesi Bader Arslan ise ihracattaki mevcut durum ve kısa vadeli beklentilerin değişiminde, küresel gelişmelerin etkisi olduğunu vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:

"Bursalı ihracatçılar, ABD-Çin ticaret savaşını kendileri için bir fırsat olarak görmeli. İki ekonomi arasındaki gerilim, küresel ticaret için bir risk ama bizim gibi ABD ve Çin pazarlarında zayıf olan ülkeler için aynı zamanda bir fırsat. Hedef pazar ve müşteri çalışmaları için Hindistan, Çin ve ABD öncelikli olmalı. İyi ihracatçı devamlı ihracatçıdır. Devamlılık bu işin en büyük katma değer kaynağı. Bu nedenle firmalar yeni ihracat pazarlarına denemek için değil, kalıcı olmak için çalışmalı."

FCI'nın Orta ve Doğu Avrupa ile Orta Doğu'dan sorumlu Direktörü Betül Kurtuluş da ihracat faktoringi ve avantajları konusunda bilgi verdi.(AA)